6 Şubat 2025 17:41

Özgür Özel, Elbistan'da Erdoğan'a yüklendi: 'Kıvanç içindeyim’ diyor, insan duymaya bile utanıyor

6 Şubat depremlerinin yıl dönümünde Elbistan'da düzenlenen anma programında konuşan Özgür Özel, Erdoğan'ın 'Kıvanç içindeyim’ sözlerini eleştirdi, "İnsan duymaya bile utanıyor" dedi.

Özgür Özel, Elbistan'da Erdoğan'a yüklendi: 'Kıvanç içindeyim’ diyor, insan duymaya bile utanıyor

Fotoğraf: CHP

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 6 Şubat depremlerinin ikinci yılında Maraş'ın Elbistan ilçesinde düzenlenen anma törenine katıldı. Daha sonra Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfını ziyaret etti.

Anma töreninde konuşan Özgür Özel, 21 yıllık AKP iktidarında alınmayan deprem önlemlerine ve toplanan verigilere dikkat çekti, "Deprem olduğu gün 21 yıldır iktidardaydılar. Onların döneminde 3 trilyon dolar vergi toplandı, sadece 40 milyar dolar deprem vergisi topladılar. Dirençsiz yapıların yasal hale getirildiği sekiz imar affı çıkardılar" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Adıyaman'da yaptığı konuşmaya ve "Ben sözümü tutmanın verdiği kıvanç içindeyim" ifadelerine tepki gösteren Özgür Özel, "Gerçekten insan, bu nasıl söyleniyor bilmiyor ama duymaya bile utanıyor" dedi.

Daha sonra Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfını ziyaret eden Özel, burada yaptığı konuşmada ise "Deprem güya zengin-fakir ayırmıyor, güya Alevi-Sünni, Türk-Kürt ayırmıyor deprem ama devlet öyle bir iş yapıyor ki bu da artık sınıfsal bir meseleye dönüştü. Yoksullar daha mütevazi, daha korunaksız, daha ucuz kirası olan evlerde kalıyorlar. Deprem olunca da yardıma en son oralara koşuyor insanlar, devlet en son oraların sesini duyuyor. Vatandaş koşuyor, hepimiz koşuyoruz ama devletin buralara gelmesi bir şeyler yapması bayağı zaman alıyor" ifadelerini kullandı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 6 Şubat depremlerinin yıl dönümünde, ikinci depremin olduğu saat 13.24’te Maraş'ın Elbistan ilçesinde düzenlenen anma programına katıldı. Program depremde hayatını kaybedenler için dua okunması ve ardından saygı duruşuyla başladı. Ardından Özel, burada bulunanlara hitap etti. 

"GEREKLİ TEDBİRLERİ ALMADILAR"

Özel, Elbistan'ın depremden en çok etkilenen ilçelerden biri olduğunu, CHP olarak Elbistan'a sahip çıkmaya çalıştıklarını belirtti. Yol güvenliğiyle ilgili birtakım kaygılar nedeniyle Ekinözü programını iptal etmek durumunda kaldıklarını ifade eden Özel, "Dün Adıyaman’da yaptığımız temaslarda da sıcak siyasetin gündemine girmemeye, sadece deprem konuşmaya, bu depremle ilgili hem tespitlerimizi, hem önerilerimizi, hem geleceğe yönelik düşüncelerimizi ifade etmeye çalıştık. Deprem olduğu gün 21 yıldır iktidardaydılar ve tek başına iktidardaydılar. Onların döneminde 3 trilyon dolar vergi toplandı. 21 yılda sadece 40 milyar dolar deprem vergisi topladılar. Dirençsiz yapıların yasal hale getirildiği sekiz imar affı çıkardılar. Yani pek çok vatandaşımıza mezar olan o depreme dayanıksız evlere imar affı verdiler. Bu sekiz imar affından üstüne 26 milyar lira gelir elde ettiler. Ama kentleri depreme dirençli hale getirecek gerekli tedbirleri almadılar" diye konuştu.

"İNSAN UTANIYOR"

Özel, "Bugün Sayın Erdoğan Adıyaman’da. Dün ona bazı sorular bıraktım Adıyaman’da yanıtlasın diye. Bazı önerilerde bulundum. Bakalım ne yapacak, neler söyleyecek? Ama gelip bölgede ‘Ben sözümü tutmanın verdiği kıvanç içindeyim’ diyor. ‘Mutluluk içindeyim’ diyor. Gerçekten insan, bu nasıl söyleniyor bilmiyor ama duymaya bile utanıyor. Deprem oldu; 6 Şubat Pazartesi. 8 Şubat Çarşamba günü Sayın Erdoğan eline mikrofonu aldı, ‘Kimse endişe etmesin’ dedi. Daha insanlar enkaz altındayken, çadır yokken, çorba yokken, su yokken. Yeni yeni Türkiye’deki bütün belediyeler yetişip de aşevleri kurmaya, seyyar mutfaklar kurmaya, seyyar fırınlar kurmaya çırpınıyorken, daha ordu kışladayken, kurtarmaya çıkmamışken. Maalesef enkaz altında ses var, araç gereç, kurtaracak yokken konuşuyordu. Sonra araç gereç geldi, kurtaracak geldi ama sesler kesildi. Dedi ki o gün ‘Kimse merak etmesin. 650 bin konut yıkıldı. Tespit ettik.’ Tabii doğrudur, uydu görüntüleriyle yıkılan apartmanlar görülür, köy evleri görülür. Rakam da doğru tespit edilmiştir. ‘650 bin konut yıkıldı. Biz bunları bir yıl içinde yapıp teslim edeceğiz’ dedi. Sonra 10 Şubat Cuma günü namazdan sonra tekrar etti; ‘650 bin konut yıkıldı. Biz bunları bir yıl içinde teslim edeceğiz.’ Sonra bir büyük seçim kampanyasının, deprem bölgesindeki evleri bir yıl içinde yapacak gücün sadece kendilerinde olduğunu, iktidar değişirse yeni iktidarın acemilikle bu evleri yetiştiremeyeceğini, kendilerinin inşaat işinde, ihalelerde ne kadar mahir olduklarını, bütün müteahhitleri getirip evleri bir yıl içinde bitireceğini anlattı" ifadesini kullandı. Özel, şunları kaydetti:

"BOŞ SENETE İMZA ATMAYANA ANAHTAR VERMİYORLAR"

"Geçen sene ben bugün bu saatte Hatay’daydım. Birinci yıl bitmişti ve teslim edilen konut sayısı 11 ilde 18 bin 19’du. Yani yüzde 2,7. Bir yıl sonunda sözün tutulan kısmı üç, tutulmayan kısmı 97. 100 depremzedenin 97’sini çadırda, konteynerde ya da gurbette yakınlarının yanında bırakan ama verdiği sözde depremden iki, üç ay sonra seçim kazanan bir iktidarla karşı karşıyaydık. Kahramanmaraş’ta, Adıyaman’da, Malatya’da, Gaziantep’te, Elazığ’da ne kadar yüksek oylar alınıyor. İlk turu kazanamadı. İkinci turda yüzde 1,5’la seçim kazandı. Yüzde 70 oy aldığı yerler var. İnsanlar güvendi, inandı, oy verdi. Seçim geçti, bir yıl bitti. Yüzde 2,7. Şimdi bugün kendi verdiği rakam '201 bin konut yaptık' diyor ikinci yıl bitmiş. Yani 100 depremzededen 30'una konut vermiş. Boş senete imza atmayana anahtarı vermiyorlar ve bugün 100 depremzededen 30'unun konutu bitmiş 70'i ya konteynerda ya gurbette. Ben artık çadırı saymıyordum kalmadı diye dün karşıma dört beş tane depremzede çıktı 'Çadırdayım, konteyner istiyorum' dedi. Yanımızdakilere söyledik bulunsun verilsin diye."

"BÜYÜK BİR ASBEST RİSKİ VAR"

"Ebrar sitesi daha dün bilgileri geldi. '900 hak sahibine tek tek konut vereceğiz' dediler. Kurada 500 kişiyi aldılar 450 kişinin akıbeti belli değil. Yıkılan sitenin müteahhidine, kardeşine, baldınıza, yeğenine Ebrar Sitesi'nden kuradan yer çıkıyor ama vatandaşa çıkmıyor. Ve gizli isimler numaralara 40 tane daire çıkmış. Bu kadar acı yetmezmiş gibi bir de üstüne haksızlıklar var. Sağlık Bakanlığının verilerine göre Çernobil’den yayılandan 12 kat fazla asbest gazı deprem sonrasında bu bölgede havaya karışmış durumda. Tabip Odası, akciğer kanseri riskinin Elbistan’da ve Kahramanmaraş’ta en üst düzeyde olduğunu açıkladı. Ama bu konuda alınan tedbir yok. Türkiye her an olabilecek İstanbul depremine hazır değil. Buradakinden çok daha fazla kayıp olabileceği dile getiriliyor. Ama kulağımızın üstüne yatıyoruz" ifadesini kullandı.

"ERKEN SEÇİM İSTİYORUZ"

"Birisi TRT‘yi, televizyonları kendine bağladı diye, kendi yalanları, iftiraları manşetten canlı veriliyor diye yaptığımızı görmezden geldi diye ilk kez dün ve bugün bunları buradan kayda geçirdik. Artık yoksulları görmeyen, emekliye 14 bin 500 lira sefalet maaşına mahkum eden, geldiğinde sekiz çeyrek altın alan emekli maaşını üç çeyrek altına indiren, geldiğinde yedi çeyrek altın alan asgari ücreti, üç buçuk, dört çeyrek altına indiren, emeklisine, emekçisine bakmayan, onu yokluğa, yoksulluğa sürükleyen, verdiği maaşla kira versen aç kalıyorsun, karnını doyurursan sokakta kalıyorsun düzenini kuran, tarımdaki hak edilen desteklemenin beşte birini bile ödemeyen, kanun yüzde bir yazarken binde ikisini, onu da bir sene geç dağıtan, bu haldeki esnafından bile vergi diye gırtlağına çökmeye kalkan, bu ülkenin gençlerinin umutlarını kıran, bu ülkenin kadınlarının ümitlerini ellerinden alan, evlatlarının geleceğinden endişe ettiren, eğitimi paralı, bedava olursa kalitesiz yere getiren, zengin ve fakirin çocuğunu farkı kapatamayacakları kadar geriden hayat yarışına sokan, babadan oğula, anadan evlada yoksulluğu miras bıraktıran, yoksulluğun evlada bir miras olarak kaldığı bu düzeni hem de gecikmeden CHP olarak, bir olarak, beraber olarak, kolkola, omuz omuza değiştirmek için yola çıktık. Erken seçimi istiyoruz bu iktidarı göndereceğiz. Bundan sonra CHP yerel seçimlerde nasıl 47 yıl sonra birinci parti olduysa, Türkiye’de 413 belediye aldıysa, yüzde 38’le Türkiye’nin birinci partisi olduysa, yoksulluk içinde olanlar, işsizlikten kıvrananlar, bugün borcunu ödeyemeyen çiftçiler, esnaflar, kadınlar, emekçiler üzülmesinler. Her şeyin var bir çaresi, onun da adı Atatürk’ün CHP'si.

"DEVLET EN SON ONLARIN SESİNİ DUYUYOR"

Özgür Özel, anma töreninin ardından Elbistan‘da Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfını ziyaret etti. 6 Şubat depremlerinin yıkıcılığını hatırlatarak sözlerine başlayan Özel, şunları kaydetti:

"Bu deprem meselesi maalesef öyle bir noktaya geldi ki deprem güya zengin-fakir ayırmıyor, güya Alevi-Sünni, Türk-Kürt ayırmıyor deprem ama devlet öyle bir iş yapıyor ki bu da artık sınıfsal bir meseleye dönüştü. Yoksullar daha mütevazi, daha korunaksız, daha ucuz kirası olan evlerde kalıyorlar. Deprem olunca da yardıma en son oralara koşuyor insanlar, devlet en son oraların sesini duyuyor. Vatandaş koşuyor, hepimiz koşuyoruz ama devletin buralara gelmesi bir şeyler yapması bayağı zaman alıyor.

"İKTİDARIN AYRIMCI POLİTİKALARI KATLANILAMAZ NOKTAYA GELDİ"

"Bugün Nurhak’ta herkes bir ayrımcılıktan bahsediyor. Belediye Başkanı somut kanıtlarıyla ortaya koyuyor. AK Partili belediyelerin ağzının içine bakıp not tutan Bakan, Nurhak Belediye Başkanı’na ‘Sen çık dışarı’ diyor, toplantıdan kovuyor. Gerçekten artık katlanılmaz boyutlara geldi bu iktidarın hem ayrımcı politikaları hem sınıfsal yaklaşımları. Bu ülkede çocuklar analarından-babalarından yoksulluğu miras alıyorlar. Bazı çocuklar öbürlerinden farkı kapatamayacak kadar geride hayata başlıyorlar. Ölmemek için, aç kalmamak için, ayrımcılığa uğramamak için, gençler ülkeyi terk etmesin diye, hiçbir çocuğa babasından-anasından yoksulluk miras kalmasın diye, bütün eşitsizlikler bitsin, kan dursun, gözyaşı dursun diye tek çare sandıktır, erken seçimdir ve bu iktidarı değiştirmektir. Bunu yapmak için yola çıktık. Hep birlikte yürüyoruz. Bu ülkenin bütün mağdurları, mazlumları yüzlerini güldürecek gerçek bir halkın iktidarına kavuşana kadar hep birlikte mücadele edeceğiz.

"CEMEVLERİ İBADETHANE OLARAK GÖRÜLECEK"

"Günü gelince, bütün eşitsizlikler bitince elbette toplumun geride bırakılmış kısımları bundan en çok memnun olacak, bundan da en çok Aleviler, Bektaşiler, canlar memnun olacak. Devletin, ‘Herkes eşittir ama Aleviler az eşittir’ dediği; Sünni’nin ibadethanesine, benim camime her masrafın görüldüğü, hocalarının devlet memuru olduğu ama Alevilere, cemevlerinene gelince o zaman orayı Kültür Bakanlığına bağlandığı, burayı bir kültür-sanat faaliyeti, bir renk olarak görenlerin yarattığı ayrımcılıklar bitecek. Burası depremde çok büyük işler görmüş, çok büyük acılara tanıklık etmiş, Avrupa’dan gelen dünya kadar yardımı canlar eliyle depremzedelere ulaştırmış, karınları doyurmuş, ayazda kalanı sıcakta tutmuş güzel insanları bulunduğu yer. Buraya yapılan ayrımcılık da son erecek. İnşallah ileride cemevleri de hem ibadethane statüsünü alacak hem Aleviler de artık daha az eşit yurttaşlar olarak görülmeyecek, tam eşitlik sağlanacak. O güne kadar mücadele etmeye, birlikte yürümeye devam edeceğiz.” (POLİTİKA SERVİSİ)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
İmamoğlu’ndan belediye operasyonlarına tepki: Sandık gelecek, bir kişi gidecek, her şey değişecek.

Evrensel'i Takip Et