İstanbul'da 6 Şubat anması: Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok

İstanbul'da 6 Şubat depremlerinin ikinci yıl dönümünde depremde hayatını kaybedenler anıldı.

DİSK İstanbul Bölge Temsilciliği, KESK İstanbul Şubeler Platformu, İstanbul Tabip Odası, TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu, 6 Şubat Maraş merkezli depremlerin ikinci yıl dönümünde İstanbul Beşiktaş iskelesinde eylem yaptı. "Deprem, yangın, iş cinayeti; önlenebilir her ölüm cinayettir! Kahramanmaraş depremlerinin ikinci yılında 'Sorumlular hesap versin!' demek için buluşuyoruz" çağrısıyla gerçekleşen eyleme, EMEP, Sol Parti, SEP, SODAP, TKH, SGDF, Partizan, DGB destek verdi.

Depremde hayatını kaybedenleri anmak için Beşiktaş Barbaros Meydanı'nda bir araya gelen kitle sık sık "Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok" sloganları attı.

Açıklamada ilk olarak Rehberler İçin Adalet Platformu sözcüsü Burcu Yılmaz söz aldı. Burcu Yılmaz, İsias Otel davasında olası kast kararının verilmemesinin kabul edilemez olduğunu ifade ederek ilk günkü kararlılıkla mücadele edeceklerini vurguladı.

Basın açıklamasını TMMOB İKK sekreteri Aydan Adanıl Usta okudu.

"KÜÇÜK KAZALAR BİLE FACİAYA DÖNÜŞÜYOR"

Meslek örgütleri, açıklamalarında Bolu Kartlakaya'da 78 kişinin hayatını kaybettiği otel yangınına dikkat çekerek, "Bu düzende yangınlarda ölen, depremlerde göçük altında kalan, iş cinayetlerine kurban giden, açlığa ve yoksulluğa mahkum edilen bizleriz” ifadelerine yer verdi.  

Özellikle 6 Şubat depremlerinin üzerinden geçen iki yılın ardından hâlâ temel sorunların çözülmemiş olduğuna dikkat çekilen açıklamada, deprem sonrası sürecin kötü yönetildiği vurgulandı. Resmi verilere göre 53 bin 537 kişinin hayatını kaybettiği, 107 bin 204 kişinin ise yaralandığını belirten Usta, “Yaşanan kayıplara ve yıkımlara ilişkin tüm veriler aradan geçen iki yıla rağmen tam anlamıyla açıklanmış değildir” dedi. 

"FELAKETİN BOYUTLARINI BÜYÜTEN İKTİDAR OLDU"

Basın açıklamasında, afet yönetimi ve kriz süreçlerinin bilime ve tekniğe dayanmadan yürütüldüğü, iktidarın siyasi propagandaya öncelik verdiği ifade edildi. Özellikle deprem sonrası arama kurtarma faaliyetlerinde yaşanan eksikliklere dikkat çeken Usta, “Depremzedeler enkaz altındaki yakınlarını kurtarabilmek için ne bir arama kurtarma timine, ne de gerekli teçhizata ulaşabildiler” diye konuştu.

Açıklamada, Kızılay’ın çadır satması skandalını hatırlatan Usta, “AFAD’ın yetersizliğine, Kızılay’ın skandalları eklendi” ifadelerini kullandı.

"HUKUK ENKAZ ALTINDA KALDI"

Meslek örgütleri, deprem sonrası hukuki sürecin de işletilemediğini vurguladı. Açıklamada, dava açma maliyetlerinin yüksek olması, kamu görevlileri de dahil olmak üzere sorumluların yargılanmaması nedeniyle yurttaşların hak arama konusunda ciddi bir güvensizlik yaşadığı belirtildi. “Hukuka olan güvensizlik, davaların açılmasında ve hak arayışlarında sayısal olarak gözle görülebilir bir düşüşe neden oldu” denildi.

"KENTLERİMİZİ RANTA KURBAN ETTİLER"

6 Şubat depremleriyle birlikte Türkiye’nin depreme hazırlıksız olduğu gerçeğinin bir kez daha ortaya çıktığını belirten Usta, mevcut kentleşme politikalarını eleştirerek, “Kentsel dönüşüm, rantsal dönüşüme kurban edildi. Eğer şehirlerimiz bilimin ışığında dönüştürülseydi, yaşadığımız acıların boyutu bu denli büyük olmazdı” dedi.

"YAŞAMLARIMIZ İÇİN BU YIKIMI VE TALANI DURDURACAĞIZ"

Usta açıklamalanın sonunda afet yönetiminde bilim ve kamusal denetimin esas alınması gerektiğini vurgulayarak, “Bu süreçte yaşanan felaketler gibi bundan sonra yaşanacak felaketlerin de sorumluluğu AKP iktidarındadır” diye konuştu.

Depremzedelerin barınma, sağlık, gıda ve su gibi en temel ihtiyaçlarının hâlâ tam olarak karşılanmadığını belirten Usta, çözümün rant politikalarından vazgeçilerek toplum yararına politikalar uygulanmasında olduğunu ifade etti.

Usta, son olarak tüm topluma, “Herkesi doğa, kent ve yaşam odaklı bir ülke kuruluşu için mücadeleye çağırıyoruz” sözleriyle çağrı yaptı. (İstanbul/EVRENSEL)