Kadim öykülerin peşinde

Bahar Çelik Omur
 
Yasemin kokularına ve erken inen akşamlara
Ve çıplak ayak gezmeyi bilen çeşit çeşit çocuğa:
İnanıyorum;
Bütün düşler gerçektir.
 
Ayşegül Çelik’in Korku ve Arkadaşı isimli öykü kitabı bu dizelerle karşılıyor bizi kitabın başında.
Yazarın 2003 yılında yayımlanan ve ilk kitabı olan Korku ve Arkadaşı Can Yayınları tarafından yeniden basıldı. Bu zamana kadar yazarı henüz tanımamış ya da okumamış olanlar, kitap bittikten sonra bu yeniden basım için bir teşekkür duygusu ile dolabilirler. Zira kadim öykülere şairane ve geleneksel anlatı yöntemleriyle bambaşka bir ses veren Ayşegül Çelik’in dili oldukça etkileyici. Okuyup da kenara koymak yerine çantanızda gezdirme isteği duyacağınız kitaplardan.
 
Masal ile gerçeğin görünmez çizgilerle ayrıldığı öyküler anlatıyor yazar.  Anadolu’nun zengin coğrafyasından beslenen, alabildiğine olağan ve bir o kadar sıra dışı öyküler.
Tarçın isimli öyküsünde deliliğin sınırlarındaki bir kız ve onun meftunu Yunus, Nağme’de kendini yitirmiş bir bestekar vardır. Balçık Çiçeği’nde ise sevdiğine kavuşamayan Mahir’in toprağa can vermesi anlatılır. Kısacık öykülerindeki portreleri her anlamda etkileyici ve tatmin edicidir. Öykülerindeki karakterlerin ortak yanları vardır. Kimi düş satıcısıdır, mecnundur kimi aklını yitirmiş ve dilden dile aktarılan anlatımlarla ermiş olarak tasvir edilen bir garip kimsedir.
 
Şenlikçi isimli öyküsünde delilik sattığı rivayet edilen biri anlatılır. Kitabın başka yerlerinde de çıkar karşımıza. Şenlikçidir onun adı. “Rengarenk delilikler dizdiği arabasıyla onun bunun düşüne girip”çıkar. Düşler gerçektir lakin Ayşegül Çelik’in anlatımında. “Tozlu şekerin tadından başka bir şey değildir. Şeker herkese göre fakat yiyip yememek zata mahsus” tur fakat.
 
Hem iç sesinize kulak vermek hem de uzun zamandır duymadığınız kadim masalları yeniden dinlemek isteyenler için isabetli bir seçim olacaktır Korku ve Arkadaşı.
 
baharc34@gmail.com
 
Ayşegül Çelik, Korku ve Arkadaşı, Can Yayınları, Kasım 2013, 108 s