Kolombiya: Ölümcül kahve kokusu
Fotoğraf: Envato
Kolombiya denildiğinde aklınıza ilk olarak ne gelir?
Amazon ormanlarındaki FARC gerillaları mı? Askerler tarafından evinde öldürülen, efsanevi uyuşturucu kaçakçısı Pablo Escobar’ın Medellin kenti mi? Yoksa ölümcül geçmişini kolonyal mimarinin güzel örnekleriyle üzerine giyinmiş, sanki yas tutan bir kadına benzeyen başkent Bogota mı? Ya da Kolombiyalı Yazar Gabriel Garcia Marquez’in yüzyıllık yalnızlığı mı? Belki de dünyanın en iyi kahvesinin yetiştiği Triângulo do Café yolu...
Kolombiya, kahve kadar ölüm de kokuyor. Ölümcül ve karşı konulamaz bir kahve kokusu bu. Son yıllarda FARC (Forças Armadas Revolucionárias Colômbia= Kolombiya Silahlı Devrimci Güçleri) ile devlet güçleri arasındaki savaşta on binlerce insan hayatını yitirdi. Uruguaylı Yazar Eduardo Galeano, Kolombiya için şu değerlendirmeyi yapıyor: “Kolombiya, altın nehirleriyle kan nehirlerinin birbirine karıştığı bir ülke.”
(http://www.anncol.info/)
Bu ülke, dünyanın en büyük uyuşturucu üretici ve ihracatçısı konumunda. Yakın zamana kadar ülkeye turist gelmiyordu. Çünkü adli suçlar da çok yüksek oranda. Özellikle soygun, insan kaçırma gibi. Devlet, FARC’ı uyuşturucu üretimi ve ticareti yapmakla suçlarken, FARC da devletin uyuşturucu kartellerini desteklediğini ifade ediyor.
Başka bir problem de paramiliter olarak örgütlenmiş uyuşturucu kartelleri. FARC’ın Diplomatik Politik Komisyon Üyesi Javier Calderón, kendilerinin değil, devletin terörist olduğunu ve ayrıca uyuşturucu kartellerini de sistemin yarattığını söylüyor.
(http://www.primeiralinha.org) Bunlardan birisi de Pablo Escobar idi, onu yaratan devlet, daha sonra onu ortadan kaldırdı.
Güney Amerika’nin en büyük gerilla örgütü olan FARC, geçen günlerde ellerindeki rehin polis ve askerleri bıraktı. Bundan böyle rehine almayacağını da ilan etti.
Bu, FARC ve Kolombiya açısından çok önemli bir gelişme. Çünkü, FARC şimdiye dek binlerce insanı -çoğunluğu sivil- rehin alarak, Amazon Ormanlarındaki karargahlarına götürdü. Rehinleri fidye karşılığı serbest bırakıyordu. Devlet başkanı seçilen Juan Manuel Santos, örgütün bu jestinin önemli olduğunu açıkladı. Santos, bu jeste karşın savaşa devam edeceklerini de söyledi.
Son olarak Kasım 2011’de FARC liderlerinden Timoleon Jimenez devlet güçleri tarafından öldürüldü. FARC, Bolivarcı düşünceden esinlenmiş bir hareket ve Avrupa Birliği ile ABD’nin “terörist örgütler” listesinde. Bu nedenle ABD, Kolombiya hükümetine her türlü desteği sağlıyor. Ülkedeki ABD üsleri ve CIA faaliyetleri de, bu ülkenin ABD tarafından nasıl önemli olduğunu gösteriyor.
Kolombiya ABD’nin kıtada iş birliği yaptığı en önemli ülke. Birbiri ardına “sosyalist” ve “ilerici” hükümetlerin iş başına geldiği bölgede, burası ABD için kıtada tutunabileceği son kalelerden birisi.
Chavez, önceki Kolombiya Devlet Başkanı Uribe için de, bölgede istikrarı bozan ve her gün daha da izole olan bir faktör olduğunu söylüyor. Hatta birkaç kez iki ülke askerleri arasında sınırda gerilim yaşandı ve ordular alarma geçti. Ekvador’la da aynı gerekçeyle problemler yaşandı.
Kolombiya devleti de, Venezuela’yı ve Ekvador’u FARC’a destek vermekle, hatta ülke içinde üs vermekle suçluyor. Chavez, FARC’ı “Terörist bir örgüt olarak görmediğini, savaşan bir gerilla örgütü olarak değerlendirdiğini” de açıklamıştı. Nikaragua devlet başkanı Ortega da aynı şekilde açık olarak FARC’ı destekliyor.
Hapishanelerdeki yaklaşık 10 bin tutuklu son derece kötü koşullarda yaşıyor ve zaman zaman protesto için açlık grevi yapıyor.
(http://anncol-brasil.blogspot.com.br/) FARC, şimdi hapishanelerdeki tutukluların serbest bırakılmasını bekliyor.
Hükümet, FARC’ın şimdiye dek 7 bin kişiyi kaçırdığını iddia ederken, FARC da devletin kaçırarak kayıp ettiği 16 bin 907 kişinin akıbetini soruyor.
(http://www.anncol.info)
Görünen o ki en azından bir süre için daha bu ülkede, “Kan nehirleri altın nehirlere karışmaya” ve kahve ölümcül kokmaya devam edecek.
evrensel.net
- Venezuela üzerine notlar (1) 28 Temmuz 2012 08:55
- Zapatistalar ne yapıyor? (2) 21 Temmuz 2012 08:58
- Zapatistalar ne yapıyor? (1) 15 Temmuz 2012 08:02
- Paraguay krizinin Güney Amerika’daki yankıları 07 Temmuz 2012 09:12
- Güney Amerika’da topraksız köylüler hareketi üzerine notlar 23 Haziran 2012 09:05
- Sistemin yeni gözetleme kuleleri (II) 09 Haziran 2012 09:01
- Sistemin yeni gözetleme kuleleri 02 Haziran 2012 07:54
- Güney Amerika sineması üzerine notlar (II) 19 Mayıs 2012 08:57
- Güney Amerika sineması üzerine notlar 12 Mayıs 2012 07:45
- Ekvador yerlileri daha fazla demokrasi ve özgürlük istiyor 05 Mayıs 2012 08:44
- Şili: Geçmişinde geleceğini arayan ülke 22 Nisan 2012 05:38
- Peru’daki Aydınlık Yol gerillalarına ne oldu? 07 Nisan 2012 06:42