Emeğin 1 Mayıs’a yansıması
Daha üç yıl öncesine kadar 1 Mayıs dendiğinde tartışmalar aylar öncesinden başlardı. Hedef Taksim Meydanı’nda 1 Mayısı kutlamak olurdu ve her defasında devlet izin vermiyoruz derdi. 2007, 2008 ve 2009 bu şekilde geçti. (Daha önceki yılları saymıyorum) “orantılı güç, Makul sayı,” gibi cümleler o dönemleri anlatır. Üretim alanlarındaki (fabrikalar, Plazalar, tarlalar kısaca emeğin akıtıldığı her yer.) direnişler, mücadeleler, örgütlenmeler 1 Mayıs’ı, Mayıs yapan içeriktir. 1 Mayıs’ın mitingle kutlanması bu içeriğin biçime yansımasıdır. Ancak bu iki durum birbirini tamamladığında ortaya hiç bir gücün engelleyemeyeceği gerçek çıkar. İşçi sınıfı icazetsiz, Makul sayısız ve nerede isterse orada kutlayacağı bir 1 Mayıs mitingi yapar. Taksim’in son yıllarda miting alanı olmasından her kes kendisince pay çıkarmakta. DİSK’in ve bazı örgütlerle partilerin mücadelesi sonucu Taksim’in 1 Mayıs alanına çevrildiğini söyleniyor, Mesele Taksim’e çıkmaksa 1980 den bu yana her 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkan “Yaşasın 1 Mayıs” pankartlarıyla eylem yapan üç kişi de olsa yüz kişi de olsa dayak yiyip gözaltına alınan örgütler zaten Taksim’e çıkıyorlardı. Buna karşılık başta Emek Partisi ve bazı emek örgütleri gerçekte Taksim’in “1 Mayıs Alanı” olabilmesi için üretim alanlarında verilen mücadelelerin yani işin içeriğinde gelişmeler sağlamak gerektiğini ve bu süreçte Taksim ısrarcılığından vazgeçilip nerede bir işçi varsa kutlamaların orada yapılması taktiğinin izlenmesi gerektiğini söylüyorlardı. Sonuçta herkes kendine bir pay çıkardı ve kendi gerçekliğinde haklı olduğunu söylediği bir noktaya gelindi. Koca bir yıl yan gel yat. 1 Mayıs geldiğinde Taksim olmazsa 1 Mayıs olmaz de, 1 Mayıs üzerinden işçi sınıfının örgütlenmesini yapıyormuş gibi görün. Şimdi sormak lazım; bu yılla birlikte 3. Yılımızı Taksim’de kutlayacağız. Büyük olasılıkla da son Taksim kutlaması olacak. Çünkü AKP haziranda kazmayı Taksim’e vuracakmış. Yani kentsel dönüşüm projesi çerçevesinde Taksim tarih olacak. Şimdi sormak lazım yine; Taksim’i emekçiler 1 Mayıs alanına çevirselerdi, böyle bir proje uygulamaya sokulabilir miydi? İktidar ‘Ben devletim istediğim de verir istediğim de alırım diyor. Yalnızca Taksim mi? İşçi hakları, 4+4+4 , Sağlık Çevre ve doğa, 2/B yasası, Sendikalar yasası ... saymakla bitmeyen gasplar. Evet bu 1 Mayıs Taksimdeyiz. Yarın? Evet baylar bayanlar görev başına üretim alanları sendikacıları, devrimcileri bekliyor.
TOPLUM MÜHENDİSLERİ ÇALIŞIYOR(!)
Devletin bilcümle örgütleri hatta işveren sendikaları bile 1 Mayıs’ı kutluyor. Bir işçi ve bir patron sendikası ortak eğitim yapıyor. Sağımız, solumuz ‘sosyal diyalog’ girişimleriyle gelişiyor. işçi sınıfı mücadelesi burjuvazinin ideolojik aygıtı gibi büyük işçi sendikaları uluslararası toplantılara katılıp, sosyal diyaloğun tarafları olduklarını açıklıyorlar. Başta CIA olmak üzere uluslararası büyük sermaye ‘sosyal diyalog’ olsun huzur dolsun diye paracıklarını ‘fon’ olarak bilabedel dağıtıyorlarmış. ( Burada Ümit Kıvanç’ın ‘16 Ton’ filmini tavsiye ederim.) ... Son olarak sendikaların arası 1 Mayıs nedeniyle açıldı. Kürt sorunu ve hak talepleri ‘siyasi’ imiş diyerek ayrı kutlamaya giden Türk-İş bölücülük yapmış. Yine sendikalara göre sanatçılar emekçilerle ilgilenmiyormuş, sanatçılara göre sendikalar sanatçılarla ilgilenmiyorlarmış. ( Bu konu önemli ileride bu konu etrafında görüşürüz) Bizde HES’lere karşıyız diyen büyük sermayenin bazı kesimleri yine bazı STK’larla iş ve eylem birliği yaparak para sorunlarını çözüyorlarmış. Böyle sosyal sorumluluk projeleriyle gözlerimizi yaşartırlarken de ardından HES yerine Turizm ve treking ticareti ya da bu canım suları şişeleyerek uzaktaki vatandaşlarında yararlanmalarını sağlayalım(!) diyerek mücadele ediyorlarmış. Anlayacağınız sistemin toplum mühendisleri her alanda çalışmalarını sürdürüyorlar.
NİCE 1 MAYISLARA...
Olayları okurken ardındaki gerçekleri görmeye çalışalım. Genel olarak sanat, özelde ise fotoğraf bu görünürlüğü aktarmakta önemli bir araçtır. Fotoğrafı hak hukuk ve adalet süzgecinden geçirip , mücadelenin ihtiyaç duyduğu estetikle birleştirip, bu günün kötülüklerini deşifre etmekteki olanağını yarınlara taşıyalım. Fotoğraflarınıza İş, Ekmek, Özgürlük ve Barış taleplerinin cıvıltıları, coşkusu ve mücadelesi yansısın...
EVRENSEL'İNMANŞETİ
![Kadın işçiler devlere karşı](https://staimg.evrensel.net/upload/dosya/284311.jpg)
Kadın işçiler devlere karşı
Chinatool grevi, ücretleri eriten Şimşek programının arkasında dizilenleri gözler önüne seriyor: Programın uygulayıcısı iktidar, programdan güç alıp %25 zam dayatan Chinatool ile Şimşek’in kapısını aşındırdığı Chinatool’un ortağı uluslararası finans tekeli HSBC... Küçük parçaların üretimi için küçük elleri kullanılan kadın işçiler, bu dev ittifaka sendikalarıyla kafa tutuyor.
![Darwin 216 yaşında: Yaşamı bugüne de ışık tutabilir mi?](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/173500.jpg)
Darwin 216 yaşında: Yaşamı bugüne de ışık tutabilir mi?
![Foçalılar taş ocakları için ayağa kalktı: Mahkeme kararlarını uygulayın](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/284291.jpg)
Foçalılar taş ocakları için ayağa kalktı: Mahkeme kararlarını uygulayın
![“Türk futbolunda satılan tek şey, düşmanlık”](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/284078.jpg)
“Türk futbolunda satılan tek şey, düşmanlık”
![Danıştay 4. Dairesi Kaz Dağı’ndaki doğa talanın yolunu açtı](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/284249.jpg)
Evrensel'i Takip Et