Politika ve provokasyon
Politika ve provokasyon sözcükleri bazı durumlarda birlikte kullanılır hale gelebiliyorlar. Politikada provokasyon bir devleti, grubu, ya da kişiyi sonuçları ağır olacak bir eyleme, tutuma çekmek için kasıtlı yapılan bir eylemi tanımlamak için kullanılıyor. Bu iki sözcüğün yan yana kullanılabileceği son örnek ise Türkiye ve Suriye arasında yaşanan uçak krizidir. AKP Hükümeti ve genel olarak ülkeyi yöneten egemen sınıflar, arkalarında büyük ağabeyleri ABD olduğu her halinden belli olan gerici bir eyleme giriştiler ve Suriye’yi provoke ettiler. Bu gerici ve saldırgan eylemle Türkiye gericiliği ve batılı büyük emperyalistler şimdilik istediklerini elde etmiş görünüyorlar.
Suriye, kendi iç sorunları olan ve Ortadoğu’nun pek çok ülkesi gibi despotça bir yönetim anlayışıyla idare ediliyor olan bir ülke. İşte bu Suriye, şu günlerde geleceğini dış emperyalist müdahaleler ile değil, halkının kendi kaderini kendisinin belirlemesi gereken bir süreçten geçiyor. Ne komşusu Türkiye, ne Ürdün, Suudi Arabistan ve Katar gibi devletler, ne de büyük batılı emperyalist devletler Suriye yönetimini devirme amaçlarını gizlemiyorlar. Ancak bunun yol ve yöntemi konusunda farklı tutumlar bulunuyor. Açık bir dış askeri müdahale Rusya ve Çin’in –bir pazarlık sonucu Esad yönetimini satmaları sürpriz olmaz- şimdilik kesin muhalefeti nedeniyle baş vurulabilecek bir yöntem değil.
Bugün Suriye’ye karşı kesin ve uygulanan bir gerici politika var ki, o da kendisine çeşitli adlar veren Suriye muhalefetine Türkiye, diğer bazı Ortadoğu ülkeleri ve batılı büyük emperyalistler tarafından verilen üstü örtülü her türlü destek. Yani silah, malzeme, para vb. Suriye yönetimi diken üzerinde ve her an bir dış saldırı olabileceği ihtimaline karşı ülkesini savunmaya çalışıyor. İşte bu koşullarda AKP Hükümeti amacı keşif ve casusluk olan bir uçağı Suriye hava sahasına yönlendiriyor. Açıklanan radar kayıtlarından açıkça anlaşılıyor ki, hava sahasının ilk ihlal edilmesine Suriye göz yumuyor ama, belli ki amaçlanan provokasyon gerçekleşmediğinden uçak yeniden Suriye hava sahasını ihlal etmeye yönlendiriliyor. Bu durum karşısında Suriye yönetimi her egemen devletin yapabileceğini yapıyor ve uçağı düşürüyor.
Bu sonuç ise zaten uçağı oraya yönlendirenlerin istedikleri, arzu ettikleri bir sonuç. Böylece provokasyon amacına ulaşmış oluyor. Şimdi sorulması gereken soru şudur: Bu provokasyon neyi amaçlamıştır? Suriye’yi provoke ederek gerçekleştirilen bu gerici eylemin iki temel amacı bulunmaktadır. İlk gerici amaç şudur: bakın Suriye yönetimi sadece kendi halkının sadece bir bölümü ile değil, uluslararası toplumla, onun kuralları ile de sorunlu bir yönetimdir. Bu yönetime karşı daha fazla uluslararası yaptırım zorunlu ve gereklidir. Nitekim bu yönde daha ileri adımların atılması için hazırlıklar yapıldığı açıkça görülmektedir. Provokasyonun ilk amacı budur ve başarılı olduğu görülmektedir. Suriye daha fazla ve yoğun bir tecrit çemberi içine itilmiştir.
Provokasyonun ikinci temel amacı ise, başta Türkiye olmak üzere, Suriye yönetimini devirme konusunda açıkça tutumunu açıklamış olan diğer bazı Ortadoğu’lu ve batılı devlete, bu devletlerin Suriye’ye karşı giriştiği her türlü örtülü eyleme haklılık payı kazandırmak ve bunları legalize etmektir. Nitekim şimdiye kadar reddedilen silah vb. yardımlar, artık açıkça kabul edilmekte ve “Esad yönetiminin devrilmesi için her türlü yardımın yapılacağı” ilan edilmektedir. Artık AKP Hükümeti ve onunla işbirliği içindeki diğer gerici devletler Suriye’ye karşı her türlü gerici eylemi gerçekleştirebileceklerdir. Başbakan Erdoğan’ın “askeri angajman değişti” demesi, Suriye tarafında Türkiye sınırına yakın hareketli her askeri hedefin vurulacağının açıkça ilanıdır. Neredeyse fiili bir tampon bölge kurulmuştur. Zaten Suriye yönetimi de bu gidişi anlamış durumdadır ve Esad’ın “savaştayız” sözü bu durumu özetlemektedir.
Bu provokasyonun elbette askeri ve uluslararası ilişkilerde yol açacağı başka sonuçlarda bulunmaktadır. Askeri olarak şunu söylemek mümkündür, bu girişimle Suriye hava savunması test edilmiş, füze savunma sistemlerinin deşifre edilmesine çalışılmıştır. Uluslararası güç ilişkileri açısından ise Suriye’nin en güçlü destekçileri olan Rusya ve Çin’in eli zayıflatılmıştır vb vb. Bütün bu gelişmeler Suriye üzerindeki emperyalist ve gerici oyunların yoğunlaştığını ve hız kazandığını göstermektedir. Bu nedenle ileri güçler açısından, Suriye halkının kendi kaderini kendisinin tayin etmesini savunan Suriye içindeki güçlerle dayanışmak, onları desteklemek, Suriye’ye karşı emperyalist ve gerici müdahalelere karşı çıkmak, onları püskürtmek için mücadele etmek büyük önem taşımaktadır.
EVRENSEL'İNMANŞETİ
![Marmaris Turgut Koyu’nu kurtaran mahkeme kararı: “ÇED gerekli değildir” kararı iptal](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/284338.jpg)
Marmaris Turgut Koyu’nu kurtaran mahkeme kararı: “ÇED gerekli değildir” kararı iptal
![Kaynak sağlığa, eğitime değil sanayiye aktı](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/254547.jpg)
İletişim Başkanlığı deprem raporu: Kaynak sağlığa, eğitime değil sanayiye aktı
![Çayırhan işçilerinin özelleştirmeye karşı yürüyüşü devam ediyor:](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/284233.jpg)
Özelleştirme karşıtı yürüyüş sürüyor: Eylemler üretimi de etkilemeli
![Diyarbakırlı işçiler sürece ilişkin temkinli, iktidardan umutsuz](https://staimg.evrensel.net/images/840/upload/dosya/280807.jpg)
Evrensel'i Takip Et