28 Temmuz 2012

Fotoğraf hayattan alınmış bir kare olarak karşımıza çıkar. Fotoğrafı çekenin hayata bakışı (ideolojisi) ile fotoğrafı çekilen konu ile kurduğu ilişki ve bizimle ne paylaştığı ya da bize ne anlattığı son derece önemlidir. Bu noktada fotoğraf nesnel gerçekliğinden fotoğrafçının öznel gerçekliğine doğru evrilir. Ya da fotoğrafa bakanın öznelliğine göre yeniden şekillenir. Fotoğrafçının makinesinden çıkarak toplumla paylaşıldığı andan itibaren  artık “O fotoğraf tarafsız, bağımsız vs. bir fotoğraf değildir.”  Taraflı ve söz söyleyen bir fotoğraftır.
Fotoğrafın söylediği sözü nasıl okuduğumuz ise bilinçle ilgilidir. Düz anlamlar ve yan anlamlarla koca bir dünya açılır önümüzde. Onun için fotoğrafçının sözü ile bakanın anlamlandırmaları her zaman ortaklaşmayabilir. Bu durum izleyicinin kültürel birikimiyle sıkı sıkıya bağlıdır. Kimisi için kaba bir gerçeğin fotoğrafı, bir başkası için başkaca göndermeleri olan bir fotoğrafa dönüşebilir.
Bu hafta kısa bir girişten sonra geleyim Kadraj’a gelen fotoğraflara. Sizlerden de  düşünce ve fotoğraflarınızı beklediğimi hatırlatır, bol fotoğraflı haftalar dilerim.


Fotoğraf: Vahap Güler ‘O bakışlar’
Bir fotoğrafsın sen. Soldan kadraja giren, bir an durup bakan. Sarı örtü mavi boncuk la gülüşünü tamamlayan bir fotoğraf karesi. Gözlerinin olmasa bu fotoğrafta olmayacak, ne kadar dengelense de hep bir eksik kalacaktın. Kadraj tamam, kompozisyon tamam noktayı koyan gözlerin siyahlığı tastamam. Eline sağlık Vahap.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Fotoğraf: Cihan Yıldız ‘Yatay Hayat’
Çöpler yükselirken dikine, insanlar uzuyor yatay. Hele açlık ille de yoksulluk. Suçlu mudur şimdi o. Gözlerimizin önünde yattığı için atıklarla? Çok var biliriz her köşe de her sokakta ama kalkınma raporları yayınlanıyor toz pembe. Öyle ise bu ne? Hangisi yalan hangisi gerçek? Bir imaj yaratılıyor kağıttan ama o kağıdı yırtan bir gerçek sesleniyor bize yatay durumdan, çöpler yükseliyor dikine...

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Fotoğraf: Cihan Yıldız  ‘Nasılsın?​’
Köpek kardeş nasılsın? Bak insanların telaşı sarmış koşturuyorlar. Bir sen bir ben baş başa vermiş konuşuyoruz. Biliyor musun öyle bir hale geldi ki bu büyükler insan gibi konuşamıyorlar. İşleri hep acele hep acele . Şaşkın köpek bakarken kızın yüzüne şöyle diyor olmalı; sen büyüklerine benzeme. Sev hayvanları, otları,  börtü böceği benim gibi...

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Fotoğraf: Zeliha Demirci ‘Yanan Kelimeler’ Yanar mı kelimeler. Yazıldıysa bir kağıda ve tutuştuysa kağıt evet yanar. Yüksek sesle haykırıldıysa eğer, asıldıysa boşlukta  o sözcükler, bırak yansın kelimeler. Bu bir yok oluş değil, var oluşun sesleridir beyinlerde...

evrensel.net

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Kadın işçiler devlere karşı

Kadın işçiler devlere karşı

Chinatool grevi, ücretleri eriten Şimşek programının arkasında dizilenleri gözler önüne seriyor: Programın uygulayıcısı iktidar, programdan güç alıp %25 zam dayatan Chinatool ile Şimşek’in kapısını aşındırdığı Chinatool’un ortağı uluslararası finans tekeli HSBC... Küçük parçaların üretimi için küçük elleri kullanılan kadın işçiler, bu dev ittifaka sendikalarıyla kafa tutuyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
İmamoğlu’ndan belediye operasyonlarına tepki: Sandık gelecek, bir kişi gidecek, her şey değişecek.

Evrensel'i Takip Et