20 Eylül 2012 10:41

Evlat acısı varken başka bir şey yazılmıyor

Evlat acısı varken başka bir şey yazılmıyor

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Her gün ölümlerin yaşandığı bir ülkede insanın başka bir şey yazası gelmiyor. Diğer tüm sorunlar ölümün önüne geçemez, geçemiyor. 4+4+4 eğitim sisteminin getirdikleri, seçmeli derslerde yaşanan sorunlar, asimilasyonlar, öğrencilerin yaşadıkları,işçilerin sorunları hiçbirisi bir ananın feryadının önüne geçemiyor. Evlat acısının ötesi yok. Bu nedenle de bu kadar yoğun ölümlerin yaşandığı bir ülkede başka bir şey konuşmak yazmak mümkün olmuyor.
CHP Oslo görüşmelerinin belgelerini açıklayıp AKP ye yükleniyor. Bir taraftan Kürt sorununun çözümünün güvenlik eksenli olmadığını vurgulayarak sorunun çözümü için gayret sarf ettiğini söylerken, yeni CHP’nin sola kaydığını söylerken diğer taraftan Oslo görüşmelerinin yapılmış olmasına öfke saçmak nedir. Hangi CHP’ye inanalım biz. Hangi CHP’yi referans alalım. Oslo görüşmeleri üzerinden yapılacak muhalefet bu görüşmelerin neden sürdürülmediğine yönelik olmalıdır. Oslo görüşmeleri sürerken, müzakere yapılırken ölümler olmuyordu. Analar feryat figan kendini paralamıyorlardı, Canlar yanmıyor biz de başka sorunları konuşup yazabiliyorduk. PKK ile müzakere edilmeyecek de kiminle edilecek, AKP’li Kürtlerle mi, CHP’li Kürtlerle mi? BDP ise savaştıklarınızla görüşün diyor. Müzakere ve Barış Savaşanlar arasında olur. Savaş PKK ile yapılıyorsa Barış da PKK ile yapılacaktır. Bu nedenle OSLO görüşmeleri doğrudur, eleştirilmesi gereken; o mutabakatlara neden uyulmadığı ve müzakerelerin neden sonlandırıldığı dolayısıyla da neden yeniden öldürme üzerine bir siyaset anlayışının benimsendiğidir.

OKULLAR AÇILDI

Okulların açıldığı şu günlerde seçmeli dersler tartışma konusu olmaya devam ediyor. Yurdun bir çok yöresinden Alevi canlar çocuklarına zoraki “Dini Dersleri” seçtirildiğini söylüyorlar.  Kimi okul müdürleri diğer derslerde öğretmen olmadığı gerekçesiyle, kimi müdürler de daha öğrencinin bir şey demesine gerek kalmadan o dersleri işaret ederek zoraki seçtiriyorlar. Küçükçekmece ilçesinden yazan bir okurumuz, bu dersleri seçmedikleri takdirde kayıtlarının yapılamayacağı tehdidiyle karşı karşıya geldiklerini ve kaydı yapmadan okuldan ayrıldıklarını söylüyor. Daha sonra “Basına vereceğim” tehdidi karşısında Müdürün kendisini aradığını ve bu dersleri seçmeyerek kayıtlarının yapıldığını söylüyor. Başka bölgelerden görüştüğümüz insanlar genel uygulamanın eğer sesinizi çıkartmazsanız size bu “dini dersleri” seçtirdiklerini itiraz etmeniz ve direnmeniz durumunda geri adım attıkları yönünde. Bu sorunları yaşayanların isimleri bizde maalesef açıklayamıyoruz. Çünkü çocukları o okullarda okuyacak.

MÜDÜRLER DİNİ DERSLERİ SEÇTİRMİYORMUŞ

Bütün bu baskılar yaşanırken yandaş basınımız  ise tersinden haber yapmaya devam ediyor. Güya okul müdürleri Kur’an dersini ve Peygamberin hayatı dersini seçtirmiyorlarmış. Bu haberleri okuyunca aklıma “Yukarıdan bakınca öyle gözüküyor” fıkrası geldi.  Biz sanki bu ülkede yaşamıyoruz, öyle bir tavır sergileyen müdürün ikinci gün kendisini nerede bulacağını bilmiyoruz. Hemen hemen her konuda mağduriyet ve mazlumluk edebiyatı yaparak zalimleşen AKP’nin ve onun medyasının seçmeli dersler konusundaki izlediği yöntem de farklı değil.

evrensel.net
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa