Açıklama ve anlatı-yorum
Fotoğraf: Envato
Geçen haftaki “Fotoğraf birikimle çekilir “ yazımdan sonra gelen maillerden, meramımı yeterince anlatamadığımı düşünmeye başladım. Önce Haydar Çevikaslan arkadaştan gelen maili paylaşmak istiyorum.
“...sayın yaman,
bugünün evrensel gazetesindeki “fotoğraf birikimle çekilir” başlıklı yazınızı okudum. yazmış olduğunuz fikirlere aynen katılıyorum. ancak; yazınızın ilk paragrafında “Fotoğrafta özün görünüşü, içerikle ele alınmadan gerçekliğini göremeyiz. Bazı arkadaşlar o nedenle fotoğraflarını yanı sıra sözle/yazıyla anlatmaya/açıklamaya çalışıyorlar. (Oysa bu bir sinema ya da romanda olabilir. Belgesel/basın fotoğrafları o yüzden çekildiği anın tarihini ve yerini not olarak bir köşesinde taşıyarak bu durumu anlatmaya yardım eder.)
parantez içindeki görüşe katılmadığımı belirtmek isterim. çünki; her fotoğrafın bir hikayesi ve çekim konusu olmalı. bu durum fotğrafıyla birlikte açıklamasıda yazıya dökülmelidir. fotoğrafçının fikri birlikte fotoğrafınada güç katar. bu nedenle bir fotoğrafçı olarak çekimlerimi bu temelde yürütmekteyim. bu konuda yanılıyorsam eleştiriye açığım. “
Konuyu biraz daha açmak gerektiğini düşünüyorum. Eğer çektiğimiz fotoğraf, Belgesel/Basın fotoğrafçılığına dair bir çalışma ise mutlaka “açıklama” eklenmelidir. Bu açıklama dip nottur. Fotoğrafçının ismi, çekildiği tarih ve yer, varsa fotoğraftaki kişilerin isimleri vb. gibi. Fotoğrafın “anlatımı” ise yorumu içerir. Yani fotoğrafçının niyetlerini taşır. Örneğin “...fotoğrafı çekerken bu kız çocuğu çöp kutularını karıştırıyordu. zavallı çok açtı yere düştü üstü başı kir içindeydi. Tam o sırada abisi elinden tutup kaldırmaya çalışıyordu. O sırada yoldan geçen kişi dedi ki ki vah zavallılar...” gibi yorum ya da anlatım olmaz. Bu ya film ya da roman olur. Önceki yazımda belki de “Açıklama” ile “anlatım/yorum” arasındaki farkı yeterince yapamamış olmamdan kaynaklanan yanlış algılamayı gidermek istedim. Bu konuda düşüncesini paylaşan Haydar arkadaşa da teşekkür ederim. Bu konuda daha detaylı yazımı 25 Ağustos 2012 tarihli Evrensel (http://www.evrensel.net /news.php?id=35082) arşivinden okuyabilirsiniz. Ayrıca şunu belirtmede yarar var. “Sanat” için “yapılmış/üretilmiş” fotoğraflar bu değerlendirmenin dışında. Zaten sanat fotoğrafçısı gerekli künyeyi kendi hazırlayıp koyuyor. Tabii bu durum belgesel fotoğrafların sanat kategorisine girmediği anlamına gelmez. Açılan belgesel fotoğraf sergilerinde mutlaka bu “açıklamalar” bulunmalıdır.
Biliyorsunuz Evrensel yenilendi, gençleşti. “Kadraj köşesi”nin de günü değişti. Bundan sonra yine 16. sayfada Cuma günleri buluşacağız. Bol fotoğraflı bir hafta dilerken, düşüncelerinizi ve fotoğraflarınızı paylaşmanızı beklediğimi hatırlatırım.
“Çık dışarıya koş koş...
Devasa binalar,
hapishaneler
ürkütmesin seni
Anıtsal duruşlarıyla
ürpertse de içimizi
Cismimiz kalsa da
içerde,
düşüncelerimiz deler duvarları...
Dönüştürülürken
kentler
hapishaneye,
Çık dışarıya koş koş ...
Hayat sokakta”
Sevgili Sinan söyleyecek belki çok şey var ama bana çağrıştırdığın bu duygular oldu. Fotoğrafta soyutlama, kompozisyon ve grafik tasarım olarak başarılı bulduğum için paylaşıyorum...
- AFAD ve 13 kare fotoğraf ve sanat festivali 11 Aralık 2024 12:35
- Ekim Devrimi'nin 107. yılında fotoğraf 16 Ekim 2024 04:10
- Kültür yolları nereye çıkar? 09 Ekim 2024 04:20
- Yurttaş meclisleri 04 Eylül 2024 04:15
- 19 Ağustos 1839 21 Ağustos 2024 04:31
- Özgürlük ve sanat 14 Ağustos 2024 04:20
- Özgürlük İçin Sanat İnisiyatifi 31 Temmuz 2024 04:15
- Dayanışmaya çağrı 10 Temmuz 2024 04:29
- Tez büyür çocuklar mahkeme kapılarında 03 Temmuz 2024 04:15
- Fotoğraf endüstrisi gelişiyor, ya insanlık? 26 Haziran 2024 04:36
- Evrensel’in 29. yaş günü vesilesiyle… 19 Haziran 2024 04:15
- Bellek, hatırlama ve unutturmama… 22 Mayıs 2024 04:20