PKK, ETA gibi silah bırakır mı?
İber Yarımadası’nın en eski halkı olan Basklılar (2.7 milyon) ile Ortadoğu’nun kadim haklarından Kürtler arasında hem tarihsel hem de siyasi açıdan pek çok benzerlik ve paralellik bulunuyor.
Bask Ülkesi bugün İspanya ve Fransa’nın denetiminde ikiye bölünmüş bir halde idare ediliyor. Kürtler ise dört ayrı ülke sınırları içerisinde varlık mücadelesi sürdürüyor.
Basklılar da tıpkı Kürtler gibi bugüne kadar pek çok imparatorluk, krallık, faşist rejim altında yaşamını sürdürdü, kıyımlardan, katliamlardan geçirildi.
Ama bütün yok etme ve yok sayma politikalarına karşı direnerek bugüne gelmeyi de başardılar.
Ulusal kimliklerini koruma, bağımsız bir devlet olma mücadelesinin 20. yüzyıldaki en önemli temsilcisi Euskadi Ta Askatasuna (ETA), İspanya’daki iç savaşta antifaşistlerin en son yenildiği Bask Ülkesi’ne 1959’da Franko faşizmine karşı bölgede direnişi örgütlemek üzere kuruldu.
Kürtlerin ulusal hakları için mücadele eden Partiya Karkerên Kurdistan (PKK) ise 12 Eylül faşizminden önce kuruldu, ama asıl olarak daha sonra güçlendi.
Her ikisi de Marksizmden etkilendi.
TÜRKİYE BASK’TAKİ GÜVENLİK MODELİNİ ÖRNEK ALDI
Benzerlikler bu kadar çok olunca, Türkiye’de gelmiş geçmiş pek çok hükümet Kürt sorununu “Bask Modeli”yle çözmeyi pek çok kez gündeme getirdi. AKP tarafından başlatılan “açılım süreci”nde de bu paralelde demeçler verildi.
Ancak bugüne kadar olup bitenlere bakıldığında, Türkiye egemenlerinin Kürt sorununu “çözmede” “bölgesel otonomi”den çok güvenlik yönüyle Bask Modeli’ni örnek aldığı anlaşılıyor.
Yıllar boyu, ETA’nın gerçekleştirdiği silahlı eylemlerle baş edemeyen İspanya, Franco faşizminin bitmesinden sonra, faşizmden önce Bask Ülkesi’nin sahip olduğu “otonomi hakkını” iade ederken, Bask halkının ulusal çıkarlarını savunan ETA ve ona yakın bütün partileri, sendikaları ve dernekleri “bölücü” ilan ederek kapsamlı bir savaş açtı.
Yüzlerce militanı ömür boyu hapse mahkum edildi, 10’dan fazla militanı idam cezasına çarptırıldı.
Bununla kalınmadı, ETA ile bağlantılı olduğu ifade edilen yasal siyasi partiler sürekli yasaklandı, seçimlere girmesi engellendi.
Bugün KCK adı altında Kürt siyasetçilerine yönelik sürdürülen tutuklama furyası İspanya 1978’den bu yana aralıksız olarak işletiliyor.
İspanya devleti, 1986’dan sonra Bask Ülkesi ve ETA’ya karşı çok boyutlu bir süreç başlattı. Bir tarafta müzakere diğer tarafta tutuklama, yasaklama...
Ne var ki 1986’da başlayan müzakerelerden bir sonucun çıkmayacağı kısa bir süre içinde anlaşıldı.
Hem İspanya’da hem de Fransa’daki Bask bölgesinde örgütlenen ETA’nın yasal kolu Batasuna partisi, İspanya tarafından en sonunda yasaklandı. Batasuna iki gün önce de İspanya’da kendisini feshettiğini, Fransa’da ise çalışmasına devam edeceğini kamuoyuna duyurdu.
Batasuna’nın İspanya tarafından yasaklanması Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından da onaylanınca, Bask Ülkesi’nin bağımsızlığını savunanların artık parti kuramayacağı görüşü hakim kılınmaya çalışıldı.
Akabinde ETA ile bağlantılı olduğu ileri sürülen seçim listeleri, inisiyatifler ve partiler yasaklandı. Bu konuda da Türkiye’nin önemli ölçüde İspanya’yı taklit ettiğini görüyoruz.
Çünkü, aynı şekilde Türkiye’de kurulan yasal Kürt partilerine karşı işletildi.
ATEŞKESTE DE BASK MODELİ
Ateşkes konusunda Bask Ülkesi’ndeki modelin bir benzerinin Türkiye’de uygulanıp uygulanmayacağıyla karşı karşıyayız. En azından devlet adına yapılan açıklamalara bakırsa istenin ETA gibi silah bırakmanın arzulandığı anlaşılıyor. ETA, 20 Ekim 2011’de Bask sorunun diyalog yoluyla çözülebilmesi için ciddi hiç bir talep öne sürmeden silahları toprağa gömdüğünü açıklamıştı. O günden bu yana bir tek silahlı eylem gerçekleştirmedi.
PEKİ YA DEVLET?
ETA’nın silahlı eylemlerinin diyalogun önünde engel olduğunu ileri süren devlet o gündem bu yana en küçük bir adımı dahi atmamış.
Silahların gömülmesine karşılık bir jest olarak siyasi tutukluların serbest bırakılması yönündeki beklentiler de boşa çıktı. Halen İspanya ve Fransa’da 620 Basklı siyasi tutsak var. En azından bunlar arasında ağır hasta olanların bırakılması yönündeki talepler bile olumlu karşılanmadı. 10 Kasım’da tutukluların durumuna dikkat çekmek üzere düzenlenen gösteriye binlerce kişi katıldı. 12 Ocakta bu kez Bilbao’da bir gösteri daha yapılacak.
2 Ocakta Junge Welt gazetesinde Basklı avukat Jon Andoni Lekue tarafından kaleme alınan yazıda, Paris ve Madrid’in ETA’nın silah bırakmasından bu yana hiç bir şey yapmadığını ve durumun kritik bir aşamaya geldiğine dikkat çekiliyordu.
Yani barışa engel olarak gösterilen ETA, silahları bıraktığı halde, Bask Ülkesi’nde değişen bir şey yok. Dahası, sistem partileri ve onların Bask Ülkesi’deki uzantıları halkın taleplerini daha fazla görmezden geliyorlar.
Anlaşılan o ki; Türkiye egemenleri de PKK’nin ETA gibi silah bırakmasını, askeri gücünü tasfiye etmesi temelinde bir hamle yapma niyetinde. Burada asıl önemli olan PKK’nin nasıl ve ne zaman silah bırakacağı değil, Türkiye’nin bu adımın atılması durumunda ne yapacağıdır.
Dağdaki PKK kadrolarına gidecekleri bir ülke aramak yerine onların kendi ülkelerinde siyaset yapmalarına imkan tanınmadığı, sürgündeki Kürtlerin kendi ülkesine dönemediği, eşit müzakere koşulları yaratılmadığı sürece, Bask Ülkesi’deki son durumda olduğu gibi, Kürt sorunun üstesinden gelmek mümkün görünmüyor.
GÜNÜNYAZILARI
![Bülent Falakaoğlu](https://staimg.evrensel.net/upload/yazar/cache/100x100/yazar_308260d9c54f1b236b13279a5fc250ba978d54ae.jpg)
![Sultan Özer](https://staimg.evrensel.net/upload/yazar/cache/100x100/yazar_f685b53d3fb0f090dcc28c7cf9f06122833a502b.jpg)
![İsmail Gökhan Bayram](https://staimg.evrensel.net/upload/yazar/cache/100x100/yazar_a0f7f418e24adafc415b6f895350865c42832b11.jpg)
![Ayşen Şahin](https://staimg.evrensel.net/upload/yazar/cache/100x100/yazar_f9de7e2abb44da1d4c0ca89a291177eba33381b9.jpg)
![T. Gül Köksal](https://staimg.evrensel.net/upload/yazar/cache/100x100/yazar_1384ad34d5da8d56a3f4e98928b7f7d2075efae1.jpg)
![Pınar Öğünç](https://staimg.evrensel.net/upload/yazar/cache/100x100/yazar_fcec331c534426eaa0b5fe86a01d84771d5438b5.jpg)
Evrensel'i Takip Et