Pin-up* kızları ve aç açlar**

O  dolapların içinde, ranzaların başucunda kimler yoktu ki? Betty Grable, Ava Gardner, ,Rita Hayworth, ve  Marilyn Monroe. Kabuslu gecelerin sanal sevgilileri. Gerçek eşlerin ve sevgililerin ceketlerin göğüs tarafında saklanan fotoğrafları bir yana, bu pin-up aktrisleri metresleri oluveriyordu. Kimlerin mi? Öncelikle generaller olmak üzere kıdem ve unvanlarına göre askerlerin.
Önceleri  takvimlerde, kartpostallarda  belki de bir çok kişinin sadece göz ucu ile bakıp geçtiğ  Pin-up, Amerika’nın savaşlarıyla  birlikte  başka role bürünüp bambaşka bir tarz, bir iş kolu haline dönüşür. Fotoğrafçılar ve ilüstratörler için ekmek kapısı olurlar.Uzun yıllar Amerika’nın savaş moral yöntemleri arasında yer alır. Teknolojinin gelişmesi ile şimdi kimbilir askerlere sanal alemde ne gibi hizmetler veriliyordur. Tahmin etmesi zor değil herhalde
1930’lardan başlayarak  boy gösteren bu pin-up macerası erotik ama masum, davetkar ama namuslu ve erkekleri baştan çıkartacak  güzellikte Pin-up kızlarının yüzlerinde hep bir şaşkınlık ifadesi vardır. Kaza ile  etekleri kalkmış ya da sütyenlerinin kopçası açılmıştır. Bu talihsiz kazalardan çok utandıklarından yüzleri kızarmış ve mahçup mahçup bakarlarken fotoğrafçılara yakalanmışlardır(!). Fakat bu kaza onları meşhur yapmıştır.. Dergilerde, kartlarda, posterlerde yerlerini almış, askerlerin dolaplarında, ranzalarında rüyalara katkı koymuşlardır.
Amerikan ordusu askerlerini o kadar düşünür ki “Yank”  isimli askeri dergide özel sayfa ayırarak bu fotoğrafları basar, ve savaşta bulunan her rütbeden askere elden ulaştırır. Bilindiği gibi savaşı da morali yüksek olan kazanır)  Yukarıda isimlerini saydığımız gibi genellikle de yıldızı yeni parlamakta olan aktriz veya şarkıcılar en önemli malzemedirler..Devamında bu pin-up kızlarına  askerleri ziyaret  ettirilir, rüyalarda gördükleri kızlar etleri ve kemikleri ile askerlerin arasında dolaşırlar ve konserler verirler “en büyük Amerika” diyerek. Amerikan bayraklı külot  ve sütyenlerle “Ölenlere rahmet kalanlara çok yaşa Amerika” dedirtirler…
Dünyanın en büyük savaş ülkesi yapar da Türkiye yapamaz mı? Can Yücel’in şiirine de içerik sağlamış olan “Aç açlar” ve otogarlarda satılan,kışlalarda elden ele dolaşan Amerikan dergilerinin kötü kopyaları  olan erotik /porno yayınlar her askerlik yapanın hafızalarındadır. Savaşlarda ne derecedir bilmiyorum ama Kore Savaşında yer alan subaylara özel kargo paketi ile gerçek boyutta basılmış Marilyn Monroe posterleri gönderildiğini biliyorum. (Düşünsenize odanızın duvarında gerçek boyutunda 1.50-1.60 cm. M. Monreo veya diğerleri) Dijitalleşen dünyada artık sanal ve hareketli görüntülerle askerlere bu hizmetlerin sunulduğunu düşünüyorum. Bir noktanın daha altını çizmek gerekiyor diye düşünüyorum. Amerika hiç olmazsa Betty Grable, Ava Gardner, ,Rita Hayworth, ve  Marilyn Monroe. vb. gibi meşhurlarla bu işleri yapıyordu Türkiye’de gizli kapaklı olduğu için hiç meşhur olanı hatırlamıyoruz.
(Bir not: Şimdilerde bir arkadaşa babasından miras kalmış bu posteri görünce fotoğrafladım ve sizlerle paylaşma ihtiyacı duydum. Paylaşırken de biraz araştırma yapıp neşeli bir yazı yazmak istedim. Hepsi bu)

* Pin-Up: İğne ile tutturmak (Posterlerin duvara vs. tutturulmasından geliyormuş)
**Aç aç : Askerlere moral amacıyla yapılan şovlarda sahneye çıkan kızların sütyen ve külotla kalıncaya kadar müzik eşliğinde veya şarkı söylerken soyunması esnasında askerlerin güruh halinde bağırmaları.

AÇ AÇ AÇ
aç! aç! aç!
diye haykırıyor yüzlerce mahkum.
canımız yanmış gibi değil,
canımız yana yana
haykırıyoruz sahnedeki kadına:
aç aç açç
bir koçbaşı gibi zorluyor duvarları çığlığımız
açız çünkü,
açız...
hem sade
o kadına
ve kadınlara değil
güneşe,
yeşile,
toprağa
ve açık havaya açız
adam gibi çalışmaya
insan gibi yaşamaya da açız
(...)

Can Yücel