'Özerk' görünümlü federasyon
Fotoğraf: Envato
Çok değil üç sene önce 12 Eylül referandumunda HSYK’nin oluşturulacak yeni yapısı hakkında iktidar sözcülerinin kullandığı cümleler hepimizin hafızalarındadır. “Hukuk devrimi gerçekleşiyor”, “Türkiye ileri demokrasiye geçiyordu”. 17 Aralık’ın yıkıp geçtiği dengeler içinde şimdi HSYK’nin üç sene önce “devrim” diye yapılan “makyajı” doğrudan Adalet Bakanlığına yani iktidara bağlanarak değiştirilmeye çalışılıyor. HSYK örneği memleketin “özerk makyajlı” bütün kurumları için geçerli bir modeldir aslında. Bunların başında da TFF gelir. “Manidar bir zamanlama” yaparak 6-0-4 diye anılan yabancı kontenjanına bir de bu açıdan bakabiliriz sanırım.
Geçen hafta sonu, Milli Takım Teknik Direktörü Fatih Terim, Antalya’da süper lig teknik direktörleriyle bir toplantı yaptı. Medyaya yansıdığı kadarıyla karşılıklı görüş alışverişi yapılan toplantı oldukça verimli geçmiş. Terim’in “Değişiklik yetmez devrim lazım” cümlesi çok beğenilmiş ki medyanın geneli toplantının özetini bu başlıkla geçti. Toplantıda, yabancı futbolcu kontenjanı konusunda var olan uygulamada gündeme gelmiş ve süper ligde görev yapan teknik direktörlerin hepsi bu uygulamaya karşı çıkmış. Ancak benim açımdan haberi daha da ilginçleştiren bölüm kontenjan kısıtlaması yapılan karar öncesinde süper lig teknik direktörleri dahil olmak üzere hiçbir teknik direktöre danışılmadığının ortaya çıkmış olması. “Bir bilenler” var nasıl olsa, esas “uzmanlara” danışmaya ne gerek var?
Futbolun gündemini takip edenlerin bildiği gibi şu anda süper ligde mücadele eden takımlardan Fenerbahçe ve Beşiktaş dışında bütün takımlar 6-0-4 kuralı uygulamasının değişmesini istiyor. Ancak Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın itirazı nedeniyle bir değişikliğe gidilemiyor. Medyanın yansıttığı bu kadarla kalıyor. Peki, bu karar nasıl alınmıştı? Hatırlayan var mı?
2010 yılının başında Hiddink, dönemin federasyonunun büyük laflarıyla milli takımın başına getirilmişti. 2012 Avrupa Şampiyonası elemelerinde, grupta Türkiye’yi Almanya’nın arkasından ikinci yapan Hiddink, play-off maçında Hırvatistan’a elenince apar topar gönderilmişti. Çok yakın bir dönem olduğu için herkes süreci hatırlıyordur. Hiddink’in gönderilmesinin ardından dönemin Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, çıktığı televizyon programında, adeta bir “manifesto” yayımladı. Kılıç “Tabii ki federasyon özerk, alacakları kararları bilemeyiz” dedikten sonra iki noktanın altını çizdi “Milli takımı Türk hoca yönetmeli ve yabancı futbolcu kontenjanı azaltılmalı”. 17 Kasım 2011’in gazetelerinin İnternet nüshalarında, hazır “sansür yasası” geçmedi, ulaşabilirken metnin tamamını okuyabilirsiniz.
Sonra ne oldu? “Özerk” Federasyon harekete geçti. Önce milli takımın başına “liyakati” nedeniyle mi, yoksa bazı “paralel” mahfillere yakınlığı nedeniyle mi olduğu hâlâ tartışılan Abdullah Avcı getirildi. Ardından kulüpler birliğinin onayıyla 6-0-4 kuralı denilen “ucube” memleket futboluna hediye edildi. Şimdi federasyonu bu kural nedeniyle eleştirenler, Suat Kılıç’ın açıklamasının “kimden geldiğini bildikleri” için koşarak imzalamışlardı, unutulu-yor, unutturmaya çalışıyorlar…
Açıklamalarından anlaşıldığı kadarıyla Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın kuralın şu an değişmesine itirazlarının “ilkesel” düzeyde olduğu görülüyor. Sezon başlarken bir kural koyuyorsunuz, toprak sahada futbol oynayan herkes bilir ki, oyun oynanırken kural değişmez. Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın açıklamalarından sezon sonu bu kuralın yeniden konuşulabileceği anlaşılıyor.
Ama işin “özerk” tarafına gelince, “Yeter Yıldırım Demirören” demek sadece“makyajla” uğraşmak demektir. Özerk görünümlü bir federasyon var, iktidar karar almadan adım atamıyor. “Makyajı” dökmek adına iki soru soralım; 6-0-4 kararı için “Bu karar değişmezse kararı verenler değişecek” diyen Ünal Aysal sonra bir daha konuşabildi mi? Yoksa kararı kimin verdiği bilgisi kendisine gelince sustu mu? Sahi Kasımpaşa-Beşiktaş maçıyla ilgili karar niye bu kadar gecikti? Yoksa 17 Aralık sarsıntısı içinde “Bakan değişti falan” ne yapılacağı “özerk” federasyona biraz geç mi iletildi?
90’lı yıllarda “doğan görünümlü şahin” ibaresiyle ikinci elde satılan Murat 131 marka “makyajlı” arabalar vardı. Şimdi “özerk” görünümlü “ileri demokrasi” kurumlarımız var. HSYK’nin yeni “makyajı da” öyle olacak. Yerseniz…
- Rasim Ozan gitti futbol medyası temize mi çıktı? 30 Kasım 2017 00:15
- Fenerbahçeli medyayı deşifre edelim 16 Kasım 2017 00:26
- Cüneyt Çakır, Mete Kalkavan gerisi yalan… 25 Ekim 2017 23:01
- 'Yıldırım Demirören yeter' 05 Ekim 2017 01:21
- Ne etti la bu Aykut Kocaman size? 21 Eylül 2017 01:00
- Aykut Kocaman'a niye saldırıyorlar? 14 Eylül 2017 00:15
- Federasyon, Tribün Mühendisliği: Beleştepe, Göztepe, Konya... 24 Ağustos 2017 00:15
- Terim kovuldu sıra Demirören’de mi? 04 Ağustos 2017 01:01
- Terim ve Demirören'e sonsuz teşekkürler! 20 Temmuz 2017 01:00
- Futbola da adalet lazım 13 Temmuz 2017 00:15
- Arda Turan'a neden kızıyorsunuz ki? 15 Haziran 2017 00:30
- Şampiyonluklara seviniyor musunuz? 01 Haziran 2017 01:00