26 Nisan 2016

Kilis IŞİD'le 'kırmızı çizgiler'in kıskacında!

Kilis IŞİD’in günlük hedefi haline geldi. Önceki gün de IŞİD roketleri bir camiye ve bir eve isabet etti. 2 kişi öldü, 26 kişi yaralandı. Kilis’te halk, gerekli önlemleri almayan Valiyi istifa etmeye çağırıyor. Önceki gece boyunca da Valiyi ve bu politikaların sahibi hükümeti protestolar sürdü.

Sınırdaki obüslerden “misliyle karşılık verildiği” ve dün sabaha karşı koalisyon savaş uçaklarının da IŞİD mevzilerini bombaladığı ve onlarca IŞİD’linin öldürüldüğü gibi klişe haberlerin yanı sıra, Kilis’e yeni askeri birlikler gönderildi (Demek ki roketler sınırda az askeri birlik oluğu için Kilis’i vuruyormuş!), İncirlik’te konuşlu Amerikan silahlı İHA’larının da IŞİD’e karşı mücadelede kullanılacağı gibi haberler de medyada yer aldı.

IŞİD roketlerinin Kilis’i vurduğu saatlerde Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan da Kilis Valisini ziyaret ediyordu.
Akdoğan, son dört ayda Kilis’e 45 “roketin düştüğünü” 16 kişi yaşamını yitirirken (Dün sabah yaralılardan birisini daha hayatını kaybetmesiyle ölenlerin sayısı 17’ye çıktı) 62 kişinin de yaralandığını söyledi. Valiliğe ve Hükümetin politikalarına tepki gösterilerini eleştiren Akdoğan, Hükümetin aldığı ya da alacağı önlemler konusunda yuvarlak lafların ötesinde bir şey söylemedi. Ama onu dinleyen Kilisliler, “Hükümet bayağı iyi liste tutmuş” diye düşünmüş olmalı!

HALK ÖNLEMİ HÜKÜMETTEN DEĞİL DE IŞİD’DEN Mİ İSTEYECEK?

Bakan Akdoğan pek hoşnut olmasa da Kilis halkının, artık bir saldırıya dönüşen ve yetkililerin “roket düştü” demekte ısrar ettiği; başlarına her gün yağan roketlerden, bu roketlerin yol açtığı ölümlerden, yaralanmalardan, oluşan korku ortamından Valiliği ve elbette Hükümeti sorumlu tutmasından daha anlaşılır bir şey yoktur. Evet roketleri IŞİD’liler atmaktadır. Ama Kilislilerin “Kahrolsun IŞİD!” diye sokaklara çıkmasının hiçbir anlamı olmayacağı gibi, asıl gerçeğin üstünü de örter. Çünkü IŞİD’in o bölgeye yerleşmesi, bugün bile orada kalmaya devam etmesi ve IŞİD’in Kilis’e roket atarak Türkiye’yi bölgeye girmesi için kışkırtmasının arkasında en başta Türkiye’nin bölge politikalarının rolü vardır. Dahası Kilis halkı sınırdan IŞİD’e ve diğer cihatist gruplara nasıl bir lojistik destek aktığını, taksilerle bile silah ve mühimmat taşınmasına göz yumulduğunu gözleriyle görmüştür, görmektedir. Bu yüzden de Kilis halkı her roket saldırısından sonra Valiyi istifaya çağırmakta, Hükümet politikasına tepki göstermektedir.

‘KIRMIZI ÇİZGİ’ SİYASETİNİN AÇMAZI

Türkiye uzun zamandan beri, Kilis’in etrafındaki 98 kilometrelik sınır boyunca “güvenli bölge” ilan edilip, sığınmacıların burada iskan edilmesi de dahil, bir tampon bölge oluşturulmasını istemektedir. Ama ABD ve batılı müttefikleriyle bugün; IŞİD’in kontrolündeki bölgenin güneyinden ve batısından Türkmen ve Arap “muhalif güçlerin” IŞİD’in elinde bulunan bölgeyi ele geçirmesini istemekte, bunun için girişimler yapmaktadırlar. Türkiye’nin burada tek “kırmızı çizgisi” ise bu girişimde PYD-YPG güçlerinin yer almamasıdır.

Ne var ki, oluşturulan Arap-Türkmen gücünün de bugüne kadar IŞİD’e karşı etkili bir askeri başarısı görülmüş değil. Şimdi bu güçlerin, koalisyonun savaş uçaklarının havadan desteği ile IŞİD’i bölgeden temizlemesinin mümkün olacağı iddia edilmektedir. Ancak bu sadece “masa başı hesabı”dır. Çünkü bölgede IŞİD’le baş edebilecek iki güç oluşmuş bulunmaktadır. Bunlardan birisi Suriye rejimi ve Rusya’nın oluşturduğu güçtür. İkincisi ise PYD-YPG gücüdür. Ancak her iki güce de Türkiye soğuk bakmakta, onların şimdi IŞİD’in kontrolündeki bölgeyi ele geçirmelerini “Türkiye için IŞİD’den daha büyük bir tehdit” olarak görmektedir. Özellikle de PYD-YPG için böyledir. Ve Türkiye YPG’nin Fırat’ın batısına geçmesini “kırmızı çizgi” olarak dünyaya ilan etmiştir. Rusya ve rejimin IŞİD’e yönelik girişimlerine karşı da Türkiye çok şiddetli biçimde karşı çıkarak, IŞİD’in bölgede kalmaya devam etmesine en önemli dayanak olmuştur.

Kısacası Kilisliler, bir yandan Türkiye’nin “kırmızı çizgilerinin” öte yandan da bu kırmızı çizgilerin koruyuculuğunda bölgede kalmaya devam eden IŞİD’in kıskacındadır.

KİLİS’E IŞİD’İN ROKET SALDIRILARI SÜRECEK!

“IŞİD’in Kilis’i vuracak biçimde bu bölgede varlığını sürdürmesinin başlıca nedeni, Türkiye’nin; PYD-YPG güçleri ile Rusya ve rejim güçlerinin IŞİD’i bu bölgeden temizlemesine karşı takındığı olumsuz tavırdır” dersek yanlış bir şey söylememiş oluruz.
Nitekim IŞİD’in, Türkiye’nin bölgeye müdahalesiyle Suriye’de kaosun büyütülmesinden fayda umduğu, dolayısıyla Türkiye’nin bölgeye müdahalesini kışkırtmak için roket saldırılarına devam ettiği anlaşılmaktadır.

Öte yandan Suriye’de ateşkes ihlallerinin çoğalması, Cenevre görüşmelerinin dağılma görüntüsü vermeye başlaması, BM’nin Suriye Temsilcisi Staffan Mistura’nın PYD/YPG temsilcilerinin de Cenevre görüşmelerinde yer alması için girişimlerine Türkiye’nin yeniden rest çekmesi vb. gelişmeler dikkate alındığında bölgedeki belirsizliklerin süreceği anlaşılmaktadır. Bu da daha çok IŞİD roketinin Kilis’i vuracağı anlamına gelmektedir.

Evrensel'i Takip Et