SSCB’de spor anlayışı ve temelleri –2: Lesgaft ve mirası
Fotoğraf: Envato
Her devrim bağrından çıktığı toplumun özelliklerinin mirasçısıdır. Sovyetlerin spor politikası da mirasını ve ilhamını Çarlık döneminde yaşamış bir isimden ve onun çalışmalarından almıştır: Pyotr Franzeviç Lesgaft.
1837’de St. Petersburg’da doğan Lesgaft, modern beden eğitimi sisteminin Rusya’daki kurucusu oldu. 1861’de Tıp Akademisi’nden mezun olan ve anatomi dersleri vermeye başlayan Lesgaft, 1869’da Kazan Üniversitesi’ne davet edildi. Ancak buradaki eğitimin bilim dışılığına yönelttiği eleştiriler sebebiyle kovuldu.
Avrupa ve antik Yunan’da sporun tarihi ve gelişimi, doğal jimnastiğin kökenleri üzerine araştırmalar yapan Lesgaft, 1875’te Savaş Bakanlığı tarafından, Batı Avrupa’daki beden eğitimi sistemini incelemesi için görevlendirildi. Lesgaft, bu dönemde askeri okulların beden eğitimi sorumlusuydu ve 2 yaz boyunca 13 Batı Avrupa ülkesinde 26 kent gezdi. En çok İngiliz sistemini takdir etse de pek çok okulda gördüğü sert disiplin ve eğitimcilerin öğrencilere uyguladığı baskıdan rahatsızlık duydu.
1877’de ‘Anatominin Beden Eğitimiyle İlişkisi ve Okullarda Beden Eğitiminin Ana Amacı’ makalesini yayımladı ve bu, askeri okulların beden eğitimi sisteminin rehberini oluşturdu. Lesgaft’ın sistemi 12 akademide uygulamaya konulurken, aynı zamanda bu rehbere uygun eğitimciler yetiştirmek için kurslara başladı. Bu dönemde ana çalışmaları olan ‘Ailede çocuk bakım ve eğitimi’, ‘Okul çocuklarına beden eğitimini öğretmek’, ‘Teorik anatominin temelleri’ni yazdı.
Çalışmalarını askeri okullardan devlet okullarına yayma çabası engellenince 1892’de Odessa’da kurulan ‘Fiziksel Gelişimi Teşvik Cemiyeti’ne katıldı ve topluluğun kısa sürede St. Petersburg ve Moskova’ya yayılmasında rol oynadı. Bu gönüllü hayır kurumu, evde ve okulda gençlerin bedensel gelişimi üzerine aydınlatma faaliyetinde bulunmasının yanı sıra pek çok kasaba ve kentte, özellikle yoksulların erişebileceği spor alanları yaptı ve çeşitli spor aktivitelerine(yazın kürek, kışın kayak gibi) önayak oldu.
KADIN VE SPOR
Lesgaft, o döneme kadar spordan tamamen uzak tutulmaya çalışılan kadınların spora kazanılması için büyük çaba harcadı. 1896’da Eğitim Bakanlığı’nı ikna ederek kadın beden eğitimi öğretmenleri yetiştirilmesi için kurslar başlattı. İlk yılında 100, 2. yılında 166 kadın bu eğitimlere katıldı. Lesgaft, spor aktivitelerine katılımı, kadının toplumsal özgürleşmesi yolunda bir araç olarak görüyordu ve bu görüşleri kadın-erkek eşitliği için mücadele eden Sovyetlerle örtüşecekti.
Lesgaft, toplumsal çevrenin etkisi altında insan bedeninin sürekli gelişim ve değişim altında olduğunu düşünüyordu ve bedensel egzersizin bu gelişimi bütüncül olarak sağlamak için tek yol olduğunu söylüyordu.
Jimnastik, takım oyunları, doğa gezintilerine büyük önem veriyordu. Jimnastikte Alman ve İsveç ekollerini(Jahn ve Ling) eleştirerek çocukların anatomik yapısı, bedensel gelişimine daha uygun ve yararlı olduğunu belirttiği serbest jimnastiğe eğildi.
REKABETÇİ SPORLARA DAİR GÖRÜŞLERİ
Lesgaft, sporun bireyin karakter gelişimindeki önemine de vurgu yapıyordu ancak bu tanımı rekabetçi sporları kapsamıyordu. Rekabetçi sporların gençlerin ahlaki bakış açısına zararları olduğunu, bencilliği teşvik ettiğini söylüyordu. Ona göre oyunlar, bir arada olma ruhunu, özveriyi, toplumsal farkındalığı ve topluma adanmışlığı teşvik etmeliydi: “Oyunlar toplumsal içgüdüleri uyandırır ve geliştirir. Her okul oyununda, oyuncu küçük bir topluluğun üyesidir ve bu aktif katılım sırasında bireysel, bencil amaçlarını unutarak ortak hedeflerin başarılmasına odaklanır… Adalet duygusu, yoldaşlık, adil oyun, çevreyle aşinalık bize oyunlar tarafından benimsetilir. Bunlar, gelecekteki yurttaşlarımız ve toplumumuzun aktif ve yararlı üyeleri olarak çocuklarımızın sahip olmasını isteyeceğimiz özellikler değil midir?”
Doğayla birebir etkileşim ve mücadele halinde olunan sporlara(doğa yürüyüşü dahil) büyük önem veriyordu. Bu aktivitelerin çocukları yaratıcı düşünce ve duygulara yoğunlaşmaları konusunda yardımcı olacağını söylüyordu. Yürüyüşlerin, “Geçit töreni, bayrak ve bröveler gibi askeri öğeler ve ödüllerle mahvedilmesine” ise karşıydı.
“Emek, yaşamın özü, varoluş nedenidir. Sadece kendiniz için değil başkaları için de çalışın. Sadece nesiller boyunca hayata geçirilen bu insan emeği, insanoğlunun kişiliğini mükemmelliğe ulaştırır” diyen Lesgaft’a göre, “İdeal insan, fiziksel ve zihinsel olarak kamu yararına en çok katkı veren insandır” ve böyle bir insanın “Fiziksel ve entelektüel olarak uyumlu bir şekilde gelişmiş olması gerekir.”
SON DÖNEMİ
Lesgaft’ın görüşleri, yaşamının sonlarına doğru Çarlık rejiminin tepkisini çekmeye başladı. 1901’de öğrenci protestolarına destek olduğu gerekçesiyle çalışmaları durduruldu. Sürgüne gönderildi. Geri döndüğündeyse, devrim hareketi zirve yapmıştı ve 1905-1907 arası çok sayıda öğrencisi bu eylemlere katılan Lesgaft’ın ders vermesi 1907 itibariyle tamamen yasaklandı. Gizlice ders vermeye devam etti. Sağlığı kötüleşince sıcak iklime, Kahire’ye taşındı ancak 1909’da üremiden yaşamını yitirdi. Cenazesi, yaratacağı toplumsal izdihamdan duyulan endişe nedeniyle polis baskısı ve yasaklar altında kaldırıldı. Yine de St. Petersburg’da 6 bin kişi tarafından uğurlandı. Ölümünden 4 ay sonra dersleri üzerindeki yasak kaldırıldı.
Siyasal görüşleri bakımından bir devrimci değildi, James Riordan’ın tanımıyla gelişmekte olan Rus ve Batı liberal entelijansiyasının bir temsilcisiydi. Ancak Sovyet sporu ve beden eğitimi sistemi üzerinde en çok etkisi olan isimdi. Sovyetler, onun adına 1919’da St. Petersburg’da Lesgaft Beden Eğitimi Enstitüsü’nü açtı.
Serimizin son bölümünde Lesgaft’ın Sovyetlere bir başka önemli mirası olan kadının spora katılımını irdeleyeceğiz.
*Bu yazıda James Riordan’ın Journal of Sport History 1977 Yaz sayısında yayımlanan ‘Rus Beden Eğitiminin Kurucusu Pyotr Franzeviç Lesgaft(1837-1909) makalesinden yararlanılmıştır.
SSCB'DE SPOR ANLAYIŞI VE TEMELLERİ -1
- 100 yıl arayla Paris’te iki olimpik dönüm noktası 26 Temmuz 2024 05:27
- Papara baskını ve marka değeri 19 Mart 2024 04:10
- Bozacılar ve şıracılar 12 Mart 2024 04:46
- Beşiktaş'a cüret gerek 05 Mart 2024 04:42
- "Dünümüzü getirin, yarınımızı verelim" 27 Şubat 2024 04:15
- Geriden oyun kurmayı, yarım alanlara sızmayı atla, göğe bakalım 20 Şubat 2024 04:50
- "En eski spor arkadaşları"nın 2024 model çekişmesi 13 Şubat 2024 04:21
- Gerçeğin yumruğu: İşte Türk futbolu bu! 13 Aralık 2023 04:56
- Çalınmış ülke, bölünmüş spor: Filistin 23 Ekim 2023 04:36
- City Football Group-Başakşehir flörtü 09 Ekim 2023 04:00
- Süper Lig, süper sömürü 02 Ekim 2023 04:30
- 'Voleybol Ülkesi' miyiz? 25 Eylül 2023 04:25