Microsoft’un açık kaynakla tehlikeli dansı
GitHub’a dair geçtiğimiz hafta basına sızan bilgiler doğrulandı ve Pazartesi günü Microsoft GitHub’ı 7.5 milyar dolarlık Microsoft hissesi karşılığında satın aldığını açıkladı. 67 milyondan fazla projeye ve 24 milyonu aşkın kullanıcıya[0] ev sahipliği yapan yazılım geliştirme platformu GitHub’ın Microsoft’a satılmasını kullanıcılar pek de hoş karşılamadığından GitLab ile SourceForge gibi alternatif servislere taşınmalar da başladı.
Konuya aşina olmayanlar için Git, Linux çekirdeğinin geliştirilmesinde kullanılmak üzere Linus Torvalds tarafından 2005’te geliştirilen dağıtık versiyon kontrol sistemidir. Git sayesinde birden fazla kişi aynı kaynak kod üzerinde rahatça çalışabilir, her bir programcının yaptığı değişiklik kolayca ve sorunsuzca diğer programcılara yansıtılabilir. GitHub ise Git için web tabanlı bir barındırma servisidir. Git’in özellikleri ve kullanışlılığının üzerine erişim yetkilendirmeleri, açık takibi, her proje için wiki sayfası gibi çeşitli hizmetler sağlar. GitHub ücretsiz, kamuya açık servisi ile açık kaynak geliştiricilerin en yaygın kullandığı platformlardan biridir.
Açık kaynağın güçlü mevzilerinden biri sayılabilecek GitHub’ın Microsoft tarafından satın alınması projesini GitHub’da barındıranlar açısından pek çok riski de beraberinde getiriyor. Microsoft’un açık kaynağa yaklaşımı -en iyimser ifadeyle- pragmatist. Hemen hatırlayalım 2000’lerin başındaki daha sonrasında Microsoft CEO’su olacak olan Microsoft analisti Steve Ballmer Linux’u eleştirirken Linux’un komünizmin en sevilen özelliklerine sahip olmasına değinmişti[1]. Aynı Steve Ballmer Microsoft CEO’su olduktan sonra Linux’un fikri mülkiyet konusunda dokunduğu her şeye bulaşan bir kanser olduğunu[2] iddia edecekti. Ballmer’ın görüşleri temelde işletim sistemi piyasasındaki rakibi Linux’u hedef almakla birlikte Microsoft’un açık kaynağa bakış açısını da yansıtıyordu.
Dört yıl kadar önce Satya Nadella’nın CEO’luk görevini Ballmer’dan devralması ile Microsoft açık kaynak ve Linux ile daha yoğun bir ilişkiye girdi. Ancak bu ne Microsoft’un asli amacı kâr etmek olan bir şirket olduğu gerçeğini ne de rakiplerine karşı oldukça saldırgan politikalar izlediği[3] gerçeğini değiştirir. Microsoft’un açık kaynak alanındaki girişimleri, Azure’da Linux kullanması ve hatta Satya Nadella’nın Linux’a aşkını açıklaması[4] özünde buralardan kâr elde edebildiğinden. Eğer yarın Microsoft’un açık kaynak alanından kârı düşerse bu projelerin çoğu büyük olasılıkla bir daha yüzüne bakılmamak üzere rafa kaldırılacaktır. Tüm bu kaygılar nedeniyle bazı soruları sormamız gerekiyor:
- GitHub aracılığıyla geliştirilmekte olan rakip yazılımlara Microsoft nasıl davranacak?
- LinkedIn ve Skype gibi servislerin Microsoft tarafından satın alınmasından sonra yaşadıkları duraklama dönemini GitHub’da yaşayacak mı?
- GitHub kâr edemezse Microsoft GitHub’ı açık tutmakta ısrarcı olacak mı?
GitHub, on yıldır açık kaynaklı kod geliştirmenin ve bu kodu yayabilmenin önemli uğraklarından biriydi. Microsoft’un GitHub planları belki geçici bir darbe vurur ama açık kaynak her halükarda “Yerden bir kaynak gibi fışkırmanın” yolunu bulacaktır.
[0] GitHub 2017 Raporu https://goo.gl/GVK9pU
[1] “Linux zorlu bir rakip. Linux diye bir şirket yok. Neredeyse bir yol haritasına bile sahip değil. Ama yine de yerden bir kaynak gibi fışkırmayı başarıyor. Ve komünizmin en sevilen özelliklerine sahip…” Steve Ballmer https://goo.gl/uVEPHG
[2] https://goo.gl/1zMH2w
[3] Halloween dokümanlarından “Linux’un kaynak kodu Minix’ten çalıntı” temalı kitap yazdırmaya, saçma sapan patent davalarına Microsoft’un epey tartışmalı bir geçmişi var.
[4] https://goo.gl/DRudM2
Evrensel'i Takip Et