20 Nisan 2019 19:33

AKP tipi 23 Nisan

AKP tipi 23 Nisan

Fotoğraf: Envato

Paylaş

13 Nisan Cumartesi, kadın meclislerinin girişimiyle 45 kadar kentte “Gerçek Açığa Çıkarılsın; Rabia Naz’a Adalet” çağrısıyla eylemler düzenlendi. Eylemlerde, 12 Nisan 2018 tarihinde Giresun’un Eynesil ilçesindeki evinin önünde yaralı bulunup, kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren Rabia Naz Vatan için adalet istendi.

11 yaşındaki Rabia Naz için ülke çapında eylemler düzenlenmesi bile tek başına çocukların Türkiye’de nelerle karşı karşıya olduklarının bir göstergesi. Ama Rabia Naz’ın ölümü, ya da öldürülmesi ardından yaşananlara daha yakından bakmak gerek.

Bu eylemlerden kısa süre önce, yerel seçimlerde Eynesil belediye başkanlığı uzun süre sonra AKP’den CHP’ye geçti. Seçimi CHP adayının kazanmasında Rabia Naz’ın başına gelenlerin bir yıldır aydınlatılmamış olmasının etkisi olduğu söylendi. Rabia Naz’ın ana babası kızlarının intihar etmediğine, araba çarpması sonucu yaşamını yitirdiğine inanıyorlar. Arabayı kullanan kişinin, dönemin AKP’li belediye başkanının yeğeni olduğunu düşünüyorlar.

Seçim sonucunun açıklanması ardından baba Şaban Vatan, Eynesillilere seslendi ve “Çocuk cinayetine karşı oy kullandınız, hepiniz evladınıza sahip çıktınız,” dedi. Ardından, “Ey Eynesil milleti, hepinize şükranlarımı sunuyorum. Çocuk cinayetine karşı oy kullandınız, hepiniz evladınıza sahip çıktınız. Bugüne kadar yargı önü açık olduğu halde korunan zalime Allah’ın izniyle hesap soracağız,” diye haykırdı.

Bu söylenenler ve 11 yaşındaki Rabia Naz’ın başına gelenler büyük bir kabusun parçası. Kabus çok büyük çünkü adaletsizlik ve acımasızlık tüm Türkiye’yi kapladı, vicdanları dondurdu. Donan ve katılaşan vicdanları ancak bir çocuğun ölümü bir ölçüde etkileyebiliyor. Bir çocuğun ölümü sonucu belediye başkanının düşmesine sevinenler olabiliyor.

Oysa Türkiye’de çocuklar her gün ölüyor. Hem apaçık, hem de örtük olarak. Kız çocuklar daha da çok ölüyor. Rabia Naz hangi okulda okuyordu, düşünmemek elde mi? Rabia Naz 6. sınıf öğrencisiydi ama Eynesil İlkokulu veya Eynesil Ortaokulu öğrencisi değildi. Bir imam hatip okulunda okuyordu. Okuduğu okulun web sitesinde, hâlâ şunlar yazılı: “Okulumuz 6-A sınıfı öğrencilerinden Rabia Naz VATAN’ı dün gece geçirmiş olduğu kaza sonucunda kaybettik. Değerli yavrumuza rahmet, ailesine, arkadaşlarına ve tüm öğretmenlerimize baş sağlığı dileriz. Yerin doldurulamaz güzel kızımız, seni hiç unutmayacağız. Ruhun şad olsun...”

Rabia Naz imam hatip okullarında okumak zorunda bırakılan nice çocuktan yalnızca biriydi. Onu ve nice çocuğu imam hatip okullarında okumak zorunda bırakanlar, çocukların iyiliğini ve yararını düşünenler değil. Tam tersine, çocuklara hiç değer vermeyen, ülkeyi kasıp kavuran rejimin, yani kabusun sorumluları. Eğitim bakanlığı rejimin en kitlesel, en acımasız araçlarından biri. Başına geçirdikleri profesör unvanlı kişiler ve onlardan önceki unvansızların hepsi acımasızlar. Her gün, ısrarla çocuklara yönelik haksızlıkları okullara yaymaya, 4+4+4 gibi saçma düzenlemeleri dayatmaya kararlı kişiler. Artık acımasızlar bakan yapılıyor. Eğitim bakanlığı henüz adı konulmamış bir acımasızlık bakanlığı.

Önümüzdeki günlerde, “23 Nisan Çocuk Bayramı” kisvesinde birçok yapmacık tören düzenlenecek. Bu törenlerin bazılarında, çocuklar koltuklara oturtulacak. Oysa acımasız AKP rejiminin çocuklara uygun gördüğü koltuk belli. Yok sayılma, hor görülme ve yok edilme. Yani, hedef seçilenlerin oturtulduğu, acımasızlık koltuğu. Çocuklara dayatılan cinsiyetçilik, ataerkillik, ırkçılık, milliyetçilik, dincilik ve vahşi kapitalizm. İşte bu nedenle Türkiye’de çocuklar her gün ölüyor. Bir kez daha söylemek gerekiyor: Bu rejim çocuklara düşmandır; onlara yalnızca yıkım ve acı getirebilir.

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa