"Dikenli diller" meselesi (1)

Kirvem,

Memleketimizin, milletimizin ali menfaatlerini koruyup kollayacaklarına dair yüce Meclisin çatısı altında yemin billah eden bilumum vekillerimizin bu yeminlerine zamanla ne denli sadık kaldıklarını çeşitli vesilelerle izleyip görüyoruz...

Gerek kendi seçim bölgelerinden, gerekse ülkemizin her tarafından kulaklarına gelen veya bizatihi şahit oldukları şu ya da bu minvaldeki meselelerin tez elden çözülmesi için gece gündüz demeden çaba harcadıklarını gördükçe tabii ki mutlu oluyoruz...

Hatta cennet vatanımızın kümeslerini mekan tutmuş tüm horozların yeni bir günün başlangıcını müjdeleyen “ü-ürrü-üüü” ötüşlerini duyar duymaz gece boyunca çalıştıkları Meclisten uykulu gözlerle yorgun argın ayrılıp, böylece evlerinin yolunu sabahın ilk ışıklarıyla birlikte tutan vekillerimizin özverili bu çalışmaları karşısında milletçe övünürken,  diğer yandan da birer vatandaş olarak minnettarlığımızı seçim sandıklarına attığımız oylarla pekiştirip, dolayısıyla şükranlarımızı arz ediyoruz...

Aslında hepsi de birbirinden değerli, yetenekli, alicenap vekillerimizin kimileri şu, kimileri bu, kimileri de belki de sırf çeşni olsun diye kendilerince herhangi bir partinin kulpuna tutunmadan sadece bağımsız birer milletvekili olarak öncelikle halkımızın refah ve mutluluğunu “en kalbi duygular” eşliğinde gözetmenin yanı sıra, ayrıca birlik ve bütünlüğümüzün teminiyle ilgili niyetleri, arzuları, gayeleri, emelleri, ülküleri hesapça bu istikametteyken, öte taraftan özellikle şu son zamanlarda ülkenin yampiri gidişatına, sürüklenip durduğu “dahili, harici” çıkmaz sokaklara bakılırsa; anlaşılan o ki, yapılan yeminler ne yazık ki havada asma kabak misali asılıp kalmış, kalıyor...

Nitekim zaman zaman tek başlarına, arada bir de koalisyon, mutabakat, ittifak, bayrak, vatan, falan feşmekan derken, bazı partiler kendi aralarında birleşip, sonra da ülkenin “kader”ine ayar vermek için soyunurken, bu bapta attıkları adımlar boşa gidip, kısa zaman zarfında  “masal”a dönüşüyorsa, acaba bu terslik neden?..

Demokratik hukuk devletimizin kurallarının harfiyen yerine getirilmesi için her biri milletin yüce Meclisinde birer pehlivan kesilip, akabinde de en tumturaklı hakareti, en olmadık iftirayı birbirinin hanesine ciro eden, en yüksek, en tiz sesle haykıran bu “dikenli diller”den memlekete hayır, huzur gerçekten de gelir mi, bunu da istersen haftaya konuşalım Kirvem!..