Kim suçsuz
Fotoğraf: DHA
Bir kuşağı kaybediyoruz. Geçtiğimiz öğretim yılının ikinci döneminde başlayan salgın hastalık anaokulundan üniversite son sınıfa kadar öğrenim gören tüm çocukları, gençleri etkiledi. Yeni öğretim yılına başladığımız bu günlerde de ne yazık ki aynı manzara devam edecek gibi.
İlkokul birinci sınıfa başlayan Ferit, “Online” dersleri izlerken bir bakıyorum koltukta ters dönmüş, kafası aşağıda ayaklar havada. “Ne yapıyorsun?” diye sorduğumda, uyanık, elindeki cep telefonunun kilitli ekranındaki sınıfı göstererek cevabı yapıştırıyor,
“Onlar da ters duruyor.”
Konuşma ilginç bir çatışmayla sürüyor.
- Ama sen böyle izlersen öğrendiklerin beynine yerleşmeden kulağından akıp gider.
- Saçmalama dede. Düz durursam da ayağıma mı gider. Zaten bir şey konuşmuyorlar?
Neyse. En azından 20 kişilik sınıfta 10, 15 dakikada bir öğretmen Ferit’in sesini açıp bir şeyler soruyor da, çocuk sınıfa katılmış(?) oluyor. Zaten ders süresince annesi de ilkokulu Ferit’le birlikte yeniden okuyor. Ama boşa. Hiçbir çocuk bu yöntemle hiçbir şey öğrenemez. Dersleri film gibi izler ve sonra unutur gider.
Üniversitelerde durum daha vahim. Normal dönemde “zor” olduğu için istemeden de olsa mecburen alınan ve ortalama iki, üç kez alınmadan başarılı olunamayan dersi bu yaz, hem yaz okulunda, üstelik “Online” açılınca fırsat bu fırsat deyip bölümün tüm öğrencileri almış. Hocanın anlattığına göre başarı oranı 5’e katlanmış. Her ne hikmetse 5 hafta boyunca hep aynı şehirden izleyen ve bu dersi 3üncü kez alan öğrenci bilgisayarı sınav günü sisteme birden İstanbul’dan bağlanmış. Sorulan soruların hepsini bilerek ders tarihinde ilk kez 100 almış.
Bir başkası sorulan 4 soruyu da el yazısı ile çözmüş ve fotoğrafını yüklemiş ama her nedense her soruda karakteri ve yazısı değişmiş. Bu işlere girişecek parası olmayan öğrenciler yine de çabalayıp duruyor.
Belli ki durumu fırsata çevirmek isteyen girişimciler “Her türlü soru çözülür” şirketleri kurup öğrencilerin imdadına yetişiyorlar. Tüm bu işler internet sistemi üzerinden oluyor ama her ne hikmetse yazısının içerisinde “CUMbalı ev” geçen tweet’çinin yazısı CUM kelimesi nedeniyle bir yerlere takılıyor ama para karşılığı soru çözen girişimcilerden hiç iz yok.
Ne yazık ki bir kuşağı kaybediyoruz ve bunda suçu olmayan sadece virüs.
YAZARIN DİĞER YAZILARI
- Esaaad 12 Aralık 2024 05:18
- Zekai Çıngıllıoğlu 05 Aralık 2024 04:49
- Niye dövüyoruz? 28 Kasım 2024 04:37
- Kanal İstanbul 21 Kasım 2024 04:54
- Ormanlarımız için direneceğiz 14 Kasım 2024 04:31
- Zııt Erenköy 07 Kasım 2024 04:22
- BARIŞ 31 Ekim 2024 04:21
- Bölünmez bütün 24 Ekim 2024 04:41
- Martı başı 1 buçuk 17 Ekim 2024 04:28
- Öcü 10 Ekim 2024 04:50
- Siyaseten palavra 03 Ekim 2024 04:38
- Gömün 26 Eylül 2024 04:16
YAZARLAR
Fatih Polat
Diyarbakır notları: Seçim öncesi gelip ‘Ser sera, ser çava’ demeyin
Zeki Gül
Tamamlayıcı sağlık sigortası: Eksik olan ne?
Devrim Avcı
İşçi, kıdem tazminatı almamış olsa da manevi tazminat alabilir
Ertan Erol
Milei’in birinci yılının ardından
Özer Akdemir
Kıbrıs’tan Şam’a bir siyasal İslam okuması
