Satrancın kurtuluşu
Fotoğraf: Pixabay
Konya’da sona eren Türkiye küçükler ve yıldızlar şampiyonası ödül töreninde konuşan Gülkız Tulay, “Biz her türlü eleştiriye, görüşe açığız. Şeffaf bir şekilde ilerliyoruz” dedi. Tabii ki, hukuku çiğneyerek Disiplin Kuruluna gönderdiği köşe yazısından bahsedemezdi. Gülkız Tulay ve Yönetim Kurulunun hukuksuzluklarının bir sonu yok, koltuklarını korumak adına her yolu mübah gören bir anlayışla hareket ediyorlar. Dokuz yıldır satrancı yönetemeyen ama yönetiyormuş pozlarıyla ve söylemleriyle camiayı oyalamaya devam eden Federasyon Başkanı hiç çekinmeden sıkılmadan üç yıl daha görev yapacağına inanıyor. Yaptığı delege ziyaretlerini veda ziyareti olarak kabul ediyor, bu ziyaretleri eğer Federasyonun bütçesinden gerçekleştiriyor ise göreve geldiğimizde hukuken hesabını soracağımızı da hatırlatmak istiyorum.
Gülkız Tulay ve Yönetim Kurulunun son hukuksuzluğu da 5 Kasım’da gerçekleşecek olan federasyon başkanlık seçimleri ile ilgili. Okuyunca yok artık diyeceksiniz ama maalesef gerçekleri okuyacaksınız.
5 Kasım’da yapılacak olan seçimlerde başkan adayı olacak kişiler için Federasyon, 30 delege imzası şartını ve 7 bin TL adaylık ücreti şartını öne sürdü. Yani delegeler ben şu kişinin aday olmasını istiyorum diyerek imza verecek ve ister istemez tarafını belli edecek sonra da bu seçimin demokratik olduğu iddia edilecek. Hukuk bunun doğru olmadığını, bu durumun delegeler üstünde antidemokratik bir baskı oluşturduğunu ortaya koyalı çok oldu oysa.
Danıştay 10. Dairesinin aldığı 2012/9445 esas ve 2016/1132 sayılı kararıyla ‘Adaylık başvuru ücreti ve üyelerin en az yüzde 15’inin yazılı teklifi’ bentlerinin iptaline karar verdi. Aynı şekilde Gençlik ve Spor Bakanlığı Spor Genel Müdürlüğü Tahkim Kurulunun konu ile ilgili verdiği 2018/44 esas ve 2018/41 sayılı kararıyla ‘Danıştay tarafından verilen kararlar bağlayıcı olup, uygulanmasının geciktirilemeyeceği, bu kararlar iptal kararı ise iptal edilen hükmün hukuk aleminden kaldırılması sonucunu doğuracağı ve herkesi bağlayacağı, üst bir merci tarafından bozulmadığı sürece kararın gereğinin yerine getirileceği açıktır’ ifadesi yer almaktadır.
Tüm bunların ötesinde Federasyonun 2018 Mali Genel Kongresinde Danıştay ve Tahkim Kurulu kararları esas alınarak yapılan 5. madde oylamasında Federasyon ana statüsünde bulunan ‘Adaylık başvuru ücreti ve üyelerin en az yüzde 15’inin yazılı teklifi’ şartları görüşülmüş ve oy birliği ile bu şartların kaldırılması kararı alınmıştı.
Ortaya çıkan net sonuç şudur ki; Gülkız Tulay ve Yönetim Kurulu üyeleri konumlarını kaybetmemek adına adeta koltuklarına yapışmış, Danıştay kararlarını, Tahkim Kurulu kararlarını ve 2 yıl önce Federasyon delegelerinin tümünün oy birliği ile verdiği iptal kararını hiçe sayarak görevi kötüye kullanma suçu işlemektedirler. Bu davranışın altında yatan nedenin ise seçimi kaybetmeleri halinde yaptıkları 2.4 milyon büro giderleri olarak açıkladıkları benzeri masrafların akıbetinin ortaya çıkacağı korkusu olduğu söyleniyor. Diğer yandan Bitlis dosyası ise hâlâ başsavcılığın masasında bekletiliyor, Mevcut başkan ve ekibi için seçimden sonra sonuç ne olursa olsun yolun sonu karanlık, bu kesin. Tüm bunlar apaçık ortada iken hâlâ mevcut yönetime oy vermeyi düşünen delegelere söyleyecek hiçbir sözümüz yok.
Gelelim diğer adaylara; muhalif adaylar demiyorum, diğer adaylar diyorum. Çünkü bugüne kadar muhalefet yaptıklarına dair ne somut bir eylemleri ne de söylemleri var. Yukarıda bahsettiğim hukuksuzluklarla ilgili hiçbir somut adım atmamaları, hem seçimin demokratik şartlar altında yapılması için, hem de Bitlis olayının çözülmesi için hukuki süreç başlatmamış olmamaları, sadece seçim zamanı satrancı akıllarına getirmeleri, demokrasiyi savunmadan demokrasi getireceklerini söylemeleri bu arkadaşların samimiyetsizliklerini zaten gün gibi ortaya koyuyor. Mevcut yönetimden rahatsız, alternatif arayan delegelerin düşünmesi gerektiğine inandığım sorularım var. Gülkız Tulay’ın en çok korktuğu rakip kim? Son dokuz yılın mali hesabını (Ki içinde, kulüplerin, sporcuların hatta yetimin hakkı var) mevcut yönetimden kim sorabilir? Mevcut yönetimin verdiği hukuksuz disiplin cezalarını kim kaldırabilir? Hangi aday şeffaflık adına mali tabloyu düzenli şekilde kamuyla paylaşacak? Mevcut yönetimin satranç camiasının üstünde kurduğu bu baskı ve korku iklimini hangi cesaret ortadan kaldırabilir? Kim satranca yeni bir vizyon katabilir, kimin somut projeleri var? Hangi adayın önceliği bürokrasi değil, satrancın geleceği olacak? Satranç adına tüm varlığıyla kim mücadele edebilir?
Değerli delegelerin bu sorulara verecekleri cevaplar, kulüplerin ve camianın tüm paydaşları adına aydınlık, şeffaf, başarılı ve huzur dolu bir geleceği belirleyecek. Mantık ve vicdan sahibi insanların doğruyu yapacağına olan inancımız tamdır. Tüm gücümüzle yola devam ediyoruz.
- Prestij 27 Temmuz 2024 04:16
- Adalet 20 Temmuz 2024 04:42
- Ayın karanlık yüzü 13 Temmuz 2024 04:41
- Şampiyonun düşüşü 08 Haziran 2024 03:36
- Sırat köprüsünde yürümek 01 Haziran 2024 04:35
- Amatörler için hamle arama motoru 25 Mayıs 2024 04:04
- Satrancın bilgelik tanrısı 11 Mayıs 2024 04:37
- Kim bu Gukesh 27 Nisan 2024 04:14
- Gordion Düğümü 20 Nisan 2024 04:24
- 2034 adaylar turnuvası 06 Nisan 2024 04:17
- Her adımda skandal hikayesi 23 Mart 2024 04:19
- Titan Katili 09 Mart 2024 04:11