Hayale yer yok!

“Utanmadan sıkılmadan sokaklara döküleceklermiş, siz 15 Temmuz’u görmediniz mi? Bizler Cumhur İttifakı olarak hepinizi önümüze katar, gideceğiniz yere kadar kovalarız. 84 milyonun her bir ferdini öz kardeşimiz olarak görerek bağrımıza basıyoruz. Gönül dilinden anlamayanlara, anladıkları dilden konuşmasını biliriz.” Bunları partili Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin genel merkezinde ‘genişletilmiş ı̇l başkanları toplantısı’nda söylüyor.

Tehdit en tepeden ve büyük! Tehdit edilen ise sadece düzen içi muhalefet değil. Onların halka sürekli olarak sakin olun, provokasyona gelmeyin dediği zaten biliniyor. Erdoğan’ın bu tehdidinden sonra da bunu tekrarladılar. Tehdit edilen doğrudan zam sağanağı altında ezilen, akşam evdeki tenceresini nasıl kaynatacağının derdine düşmüş olan halk. Eğer bu halk ekmek için, iş için, özgürlük için sokaklara dökülürse bu hak arama mücadelesi değil darbe girişimi olacakmış. Erdoğan bunu söylüyor, bunu ima ediyor. Üstelik bunları peş peşe yaptırdığı, halkın sırtına bindirdiği zamların hemen ardından söylüyor.

Bu tehdidin MHP destekli Erdoğan iktidarının sessizce sahneden çekileceği, “çözüleceği” üzerine tespit ve tahliller yapan çevreleri nasıl etkileyeceğini bilemiyoruz. Ancak bildiğimiz, ısrarla tekrarladığımız bir gerçek var ki o da şu: Bu iktidara karşı mücadele bir an bile gevşememeli, bu mücadelede boş hayallere kapılınmamalı, rehavete düşülmemeli. Mitingler düzenlemek, gösteriler yapmak, gerekirse direnişe geçmek işçi ve emekçi halkın en doğal hakkıdır. Örneğin şu günlerde Türkiye halklarının uğradığı ekonomik yıkımın daha hafifine maruz kalan Kazak halkının neler yaptığını gazetelerden, TV’lerden izliyoruz. Onlar eğer sokağa çıkılacaksa nasıl çıkılması gerektiğinin dersini de zaten veriyorlar.

Erdoğan bir taraftan tehdit ederken, diğer taraftan boş umut vermeye de devam ediyor: “Döviz kurundaki aşırı dalgalanma gibi tatsız hadiseleri bu yolda önümüze çıkan dikenler, çakıllar olarak görüyoruz. Döviz kuru üzerindeki köpüğü hızla almıştık, enflasyondaki köpüğü de süratle alarak ülkeyi bu görüntüden kurtaracağız. Bunları kısa zamanda geride bırakacak, ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına mutlaka dahil edeceğiz. İnşallah en zoru geride bıraktık.” Döviz kuru üzerindeki “köpüğü” alma operasyonunda çarpılan bir kısım vatandaş ve kura endeksli mevduatta da tüm halk olmuştu. Köpüklü de olsa, köpüksüz de olsa çarpılan hep halk oldu. Yine TÜİK tarafından düzeltilmiş olarak açıklanan resmi enflasyon ise yüzde 36.08 -bağımsız araştırmalara göre gerçekte yüzde 82.81- oldu. Enflasyon işçi ve emekçi halkı soymanın en garantili yollarından birisi ve şimdi iktidarın sarıldığı temel yöntemlerden biri de bu.

İşçi ve emekçiler, dahası bütün bir halk iktidar tarafından ateşe atılmış durumda. Bu ateşin halkı yaktığını en iyi bilen ve gören ise yine iktidardır. Tam da bu nedenle bir taraftan boş vaatleri sıralarken, onları yardıma mahkum, edilgen kitleler halinde tutmak isterken, diğer taraftan şiddeti ve zorbalığı daha fazla artırma tehdidinde bulunuyor. Burjuva muhalefet partileri Erdoğan iktidarını sükunet çağrılarıyla, sağduyuya davet etmekle yatıştıramaz, sakinleştiremez ve onun yapacaklarına engel olamaz. Bu iktidarın Millet İttifakının suya sabuna dokunmayan muhalefetine bile tahammülü bulunmamaktadır. Onlara da dayattığı tam bir teslimiyet ve sessizliktir.

Bütün bu gelişmeler işçi ve emekçi halkın kendi kaderini kendi eline almasının gerekliliğini açıkça göstermektedir. Bunun için her fabrika, her işyeri, her emekçi semti, iktidara karşı mücadelenin yükseldiği alanlar haline getirilebilir mi, yoksa bu olanaksız mı? Bunun olanaklı olmadığı söylenemez. Son aylarda yapılan miting ve gösteriler, emekçi halkın bazı kanallar açıldığında daha büyük kitleler halinde bunlara katılacağının güçlü işaretlerini vermişti. Bugün nesnel koşullar düne göre daha elverişli ve geçen her gün öfkeyi ve mücadele isteğini besleyip, büyütüyor. İşçi ve emekçi halkın en ileri ve örgütlü kesimleri kendi sorumluluklarının bilinciyle hareket etme yeteneği gösterebildiğinde, iktidarın korktuğu kesinlikle başına gelecektir.